DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Metin BOSNAK
Metin BOSNAK
Giriş Tarihi : 26-04-2022 01:49

TWITTER'DA KENDİMİZİ OKUMAK

 


Sosyal medya ağlarının (SMA) okuma konusunda faydası mı, zararı mı oldu? Böyle bir soru bizi doğrudan okuma oranları ve nicelik hesaplarına götürebilir. İnsanların elinde kitaptan çok, bilgisayar ve türevlerinin olması, okunacak daha çok şey ile muhatap olmaları anlamına gelmiyor. İnsanların duygu ve düşünceleri dijitalleşen ortamlar içinde giderek dijitalleşiyor. Teknolojiyle murat edilenin aksine “bilgi” ya da okunacak şeylere ulaşmak kolaylaştıkça, dijital mahallede yazanların sayısı da aynı kolaylıkta artmakta ve “popüler”leşen ortamlar okunacakların kalitesine de aynı derecede etki yapmaktadır.

 

Popüler ortamlarda okunanların anlamı, önemi ve kalıcılığı konusunda ciddi sıkıntılar olduğu açıktır. Buna SMA’nda insanların, başkalarının gönderdiklerini okuma, bu vesile ile başkalarını okuma, gündelik meselelere yönelik tehlikesiz, masrafsız tepkilerini iletme gibi amaçlarını da eklemek gerekiyor.

 

Twitter tebliğciliği, ideolojik ve siyasi propaganda da cabası. Dahası, tek satırlık, tampon çıkartması tarzında, atasözü ve vecizelerden geçilmeyen (mesela twitter gibi) SMA sayfalarında, dikkatlerin giderek daha aza yönelmesi, yazılan ve okunanların sloganlaşan kısalıkta olması, sözün vecizini bulmaya çalışırken, zihin ve dikkat sınırlarını daraltan bir etki yapmaktadır. Sonuç olarak da –zaman sıkıntısından değil—okuma için sabır sürelerinin azlığından okunanlar azalmaktadır.  

 

Okumak çoğu zaman pasif bir eylem olarak anlaşılıp ifade edilir. Bu nedenle bir “boş zaman” değerlendirme uğraşı olan diğer uğraşılarla beraber telaffuz edilir. Yani önce “boş” sayılan bir vakit alanı tayin edilir ve arkasından zaman öldürme metotlarından biri olarak okuma akla gelir. Hâlbuki boş zaman zaten yoktur; boşa harcanan zamanlar vardır. Ve öldürülen zaman aslında, öldüğümüz zamanlardır. 

 

Okuma eylemi, Türk toplumunun az eğitimli, irfana dayalı kesimlerinde ve sıklıkla “tahsil yapmak” anlamında kullanılır. “Okuyanlar” arif insanımızın, tahsil yapanlara yönelik olarak hem gıpta hem de onlara önem atfederek kullandığı, kendine uzak görünen alanlarda gökten zembille hikmet devşiren kitleyi ifade eder.

 

Tahsil yapan kitle ise çoğunlukla, sadece sorumlu olduğu, “uzmanlık alanı” vehmettiği kitaplarla sorumlu tutar kendini. Onun için değerli olan, selüloz mamulü “mutluluk” vizesi sandığı diploması esastır. Sonuç olarak okumak, öğrencilerden hocalarına, gazeteciden kütüphaneciye uzanan bir renk kuşağı içinde çoğunlukla “pratik amaçlara” yöneliktir. Üniversite kütüphaneleri, arkadaşlarla buluşmak, sınava hazırlanmak, bilgisayar varsa sohbet yapmak için kullanılan mekânlardır.

 

Hâlbuki okumaya dair tavırlar toplumların yapısını da belirler. Aristo’nun da ifade ettiği gibi, her insanda aslında bilgiye doğru doğuştan bir yönelim vardır. Ama ona ulaşmanın yolu toplumlar ve bireylere göre değişkenlik gösterirler.  

 

Bilgi toplumu okumayla gelen birikimi tercih eder. Bireyseldir, kendi başınalıkla okumayı bir araya getirir. Yalnızlık gidermek için değil, farklı yalnızlıkları anlamak için. Özne olarak, birinci elden. Gelenekçi toplum ise --kitap okumakla gelen birikimi değil-- insan okumakla gelen tecrübeyi esas alır. Çünkü yaşanılan her yılın bir tür birikime karşılık geldiğini düşünür. “Tecrübe” ile aslında, ikinci el bir birikimi içselleştirir. Nesnellik içerir. Kulak vermek her zaman okumaktan daha az maliyetli, daha az zahmetli, daha çekicidir. Kitap deyince, ders kitabı akla gelince, “örgütsel doküman” akla gelince, tecrübeyle öğrenmek ateşi elle tutmak yerine, eliyle tutanı dinlemek anlamına geliyor.

 

Dekart ile sloganlaşan “düşünüyorum, o halde varım!” ibaresi bireysel varlığın farkına varmak anlamındadır. Diğer şekilleri ise, “inanıyorum o halde varım!” “tüketiyorum, o halde varım!” “üretiyorum, o halde varım!” “itaatkârım, o halde varım” şeklinde genişletilebilir. Okumak da anlamda bir başka varlık kategorisi olarak ele alınabilir. Yani okumak, bir var olmak şeklidir.

 

Okumak, öncelikle yazılı bir metindeki göstergeleri, yazanın benzeri veya aynı fikir frekansı doğrultusunda algılama, onun kodlarını çözme ve yeni bir zihin diline tercüme etme eylemidir. Dahası, okumak aslında okuldan önce başlayan bir melekedir. Okulda resmi çerçeveler ve kalıpların ışığında ve ancak öğretmenin penceresinden okumayı, o doğrultuda okumayı sınırlandırmayı öğrenir insan. Eğer öğretmen eğitim ve ruh yapısında senfoniyi yakalayamamışsa okumanın sahası hem daralır hem de okunanın anlamı kısırlaşır. 

 

Okumak, yazmaktan önce gelir. İlk okumalar bebeklikte başlar. Algılama ve algılanan nesneleri anlamlandırıp hafızaya aktarılma safhasıdır bu.  Kelimelerin bile oturmadığı anda gelişen, resimler gibi bütün olarak okunan anlamlandırmalar vardır.

 

Bebeklik ve okul öncesi çocukluk döneminde öğrenmeler çok hızlıdır.  Çünkü öğrenmeye karşı bir açlık, doğrudan ve sansürsüz ve çıkar gözetmeden yapılan okumalar, yorumlamalar dönemidir bu. Zamanla bu okumalar hayattan kitaba yönelerek devam eder. Aile içindeki süreç çevreyle fiziken genişler, ama yanlış kültürlenmelerden ve filtrelemelerden dolayı metot olarak daralır.

 

Okuldan hayata aktarılan bakışlarda artık reklam panoları, biletler, gazeteler, duvar yazıları ve tuvalet kapıları vardır nesne olarak. Kriterler oluştukça okunması gerekli gereksiz, iyi veya kötü, bizden ya da onlardan, meşru ya da gayr-ı meşru, yasak ya da serbest ayırımları başlar.  Bu dönem okumaları bağımsız değil güdümlü, filtreli ve sansürlüdür artık. 

 

Yazmak ve yazının bu doğrultuda okunması biraz da büyümenin alametidir. Biyolojik büyümeler ise fıtri küçülmelere gebe olabilir. Okumak başlangıçta şuurlu seçimlerle olmazken, artık şuur ve onunla beraber korku girer devreye. 

 

Hâsılı, insan sermaye, rekabet ve ideoloji çatışmalarında tüketmek, çalışmak, reklam, şartlandırma ile içi boş enformasyon ve dezenformasyonla boşaltılıp yeni çağın komutlarıyla yeniden yazılan bir karalama defterine dönüştürülür. Artık okumak değil, yorumlamak zamanıdır. Okumak yorumlama ile yeniden yazmak olurken, metinler aynı kalsa da tahrif ederek yeniden yazılmış olurlar.

 

İnsanın kendisi evren kitabından bir berceste iken müsveddeleşmeye başlar ve artık en kendine yazan kalemin tek kalemden ibaret olduğunu vehmederek önceki ve özündeki yazılanları da silme çabasına girer. Küresel kalemin mürekkebi kuruduğunda ise, geriye fazla bir şey kalmamıştır.

Twitter’ı aktif kullanan biri olarak, arz ederim. 

NELER SÖYLENDİ?
@
Metin BOSNAK

Metin BOSNAK

DİĞER YAZILARI MUHSİN BAŞKAN Mum Titrer Hanemizde Ülkücülük CHP'yi Ne Zaman Sevdim İSLAMCILIKLA MÜSLÜMANI, TÜRKÇÜLÜKLE TÜRKÜ YABANCILAMAK SOSYAL MEDYANIN SOS'LARI PARALEL YAPI Bosna'daki Türk Üniversitesi: IUS DER SPİEGEL "BOYUN EĞME" DİYOR DEVRİM Mİ DEDİNİZ? BİRLİK VE BERABERLİK NEDİR? DİL TARİH VE İDEOLOJİ AYNAYI ARAMAK... MAKULLER AKİLLERE KARŞI VEDA HUTBESİNİ OKURKEN HİNLİK VE HAİNLİK ÖTESİNDE TARİHE BAKMAK ALPEREN OLMAK BİR HİLAL BİR İHTİLALDİR DELİLİĞE ÖVGÜ AŞK'A DAİR YAKLAŞIMLAR BİLİM, İDEOLOJİ VE DARVİNİZME DAİR YALAN DÜNYADA GERÇEK TARİH OLUR MU? DELİ DUMRUL'UN KÖPRÜSÜ ORTAYA KARIŞIK HALLERİMİZ EFKAR VE HERZELER YUSUF, ŞEHİR VE TABUYA DAİR EĞİTİME NEDEN HAYIR? EFKAR VE HERZELER "ADAMLARIN" PLANI HER ZAMAN TUTAR MI? İNGİLİZ'CE KONUŞMAK... BEN ÖLÜNCE KİM KALIR? BİLMENİN MALİYETİ NEDİR? BU ÜLKEYİ ANLAMAK... NİYET TAVŞANLARI VE TARİH ŞERİF MARDİN VE CUMHURİYETİN GETTOLARI FERMAN VE FETVA BAYRAMLARDAN BAYRAM BEĞENMEK AŞKIN BAR/KODU MEVSİM SONU İNDİRİMLİ LİBERALCİLİK YOL DA İÇİMİZDE SEYYAH DA! OSMANLI NE ZAMAN ÖLDÜ? SÜRGÜN KAYIP MEDENİYETİ ARARKEN... KÜRDİSTANA DAHA NASIL YARDIMCI OLABİLİRİZ? İKİNCİ YEŞİL KUŞAK PROJESİ MHP NEREYE GİDİYOR? NASIL BİR GENÇLİK? KİM KORKAR EBU ZER'DEN? MEHDİ NE ZAMAN GELECEK? "GÜZEL VE YALNIZ ÜLKE"YE Milliyetçilik ve Kürtler İLETİŞİM VE PROPAGANDA BATILILAŞMAK "DANIMARKA ÜLKESİNDE KOKUŞAN ŞEYLER" BİSİKLETİN İSLAMİ OLANI FİRAVUN VE HİÇ'LİK KAMUSAL ALAN DÖNÜŞTÜ MÜ? KADIN, ŞEYTAN VE ÖLÜM ÇEVRİM İÇİ AHLAK ÖLÜM VE YAŞAMA KORKUSU KISKANÇLIĞIN KISKAÇLARI 11 Eylül ve ABD YA 12 EYLÜL SONRASI? Korku ve alkışlar arasında Ortadoğu AYDIN, MÜNEVVER VE ENTELEKTÜEL ORTADOĞU'DA OLANLARI ANLAMAK KAVGA NEREDE? KAVGA NEREDE? ORTADOĞU'NUN YENİDEN TASARIMI SUSMAK, PUSMAK VE BİRLİK DİL VE TARİH KAVGAMIZ HOLİGARŞİ Said Nursi ve Cemaat algısı Size “İslamî alt-çevre” diyebilir miyim, “abi”? MUHAFAZAKÂRLIK NEDİR? TÜRK LİBERALİZMİ AŞK MI MAŞUK OLAN? DİN'ERCİLİK SİVİL İTAATSİZLİK NEDİR? NEDEN KÜRT ÇALIŞMALARI ENSTİTÜSÜ? DEĞİŞİM İDEOLOJİSİ VE LİBERAL PROPAGANDA 12 EYLÜL SONRASI UZLAŞMA LİBERAL STATÜKOCULUK UYKUYU ÖLDÜRMEK "EKSİK ETEK" BABİL, DİL VE PROPAGANDA DENKTAŞ'IN ÖLÜMÜ AİKİDO VE "KÜRDİSTAN" DEĞİŞİM TÜRKÇE VE İDEOLOJİ "KASIMPAŞALI" BAŞBAKAN "İBRAHİMİ DİNLER" BİLİMLE DİNİ UYUŞTURMAK KOLTUĞA OTURAN VE KOLTUĞUN OTURDUĞU İNSAN TEMCİT PİLAVI VE YENİ OSMANLI RODRİGEZ NEDEN LİBERAL OLAMAZ? BEN'SİZLİĞE ŞİİR TOPKAPI'DAN DOLMABAHÇE'YE DÜŞERKEN ERBAKAN'I ÖZLERKEN MÜSLÜMAN VE İSLAMCI İSLAM VE FEMİNİZM KAÇIRILAN GÜNDEM BIDEN NOTLARI DEMOKRASİDE KİM KİM ÖPÜYOR ARAF'TA TARİHLERDEN TARİH BEĞENMEK İKİNCİ YEŞİL KUŞAK PROJESİ ARAFTAKİNİ ÖZLEMEK Hayatta Sürgün Olmak AKADEMİSYENLİK KÜRESEL KARADUL TEFRİKALARI GÜNCELLENEN MESİHİ BEKLERKEN TÜRKİYE KOLTUK, TURNUSOL VE KİMLİK BOSNA'DA BİR TÜRK ÜNİVERSİTESİ KOVBOY MEHTERANLA JAZZ ÇALARKEN Amerika ve Anti-Amerikan Kimlikler AMERİKAN KİMLİĞİ VE ŞEYTANLARI DÖNÜLMEZ AKŞAMIN UFKUNDAYIZ KUTLU VEDA DEĞİŞİMİN TÜRKÇESİ VE UYANIŞ TANRI, İNSAN VE TAKVİM ÖDLEK ÖCÜNÜ ALDI MI? Millet Olabildik mi? Zaman, medeniyet ve din Zaman, medeniyet ve din Mehdi’yi beklerken ORTADOĞU VE YENİ İNSAN Kediler, Fareler ve Vatan Kürşat olma vaktidir Gülün Adı, Kadın ve Takva İslamo-Amerikancılık EBCET, CİFR VE TARİH SÜBJEKTİF OLMANIN FAZİLETİ DİPLOMASİMİZ NEREYE? İSTİKLAL MARŞI YENİDEN YAZILABİLİR Mİ? KOKUŞAN BİR ŞEYLER VAR! KÜRESEL KARADULUN AĞLARINDA "Yeni Osmanlı"nın Yeni Haçlılara Yardım Tezkeresi KATLİAMERİKA MAHALLE, BASKILAŞIM VE FİKİR NAMUSU YARASANIN ÇIĞLIĞI VE DİPLOMASİ Ay lav yu, Cani! AŞKIN HALLERİ DOKUZ HECELİLER FİRAVUN... Kadın'ım... 28 Şubat ve Erbakan KADDAFİ'DEN KESESİ Ve Yine Karşınızda Renan, Sykes ve Picot Democoupracy mübarek olsun! FULL'er Yapalım mı, Abi? Ortadoğu'da Sezaryen Mısır'da Karaoke Devrimi Mısır'ı Okurken Obama ve ikinci yeşil kuşak projesi (I) Bir Ortadoğu Masalı Mutlu Oligarşiden Kutlu Oligarşiye Ey zahit, şaraba eyle ihtiram! Bilinç ve Sürgün İbrahim, devir içimdeki putları! İdeolojik dil ve Teolojik Tarih Pardon, Size Demokrasi Diyebilir miyim? Paralel Evren, Küresel İslamcılık Erkekler ne zaman "adam" olur? "Millî" Küreselleşme? AK'Kışşş Kimliklerin Kurdu “Hiç” i öğrenmek GELENEK VE MANKURT Küresel tapınak, yerel rahipler ve Hipnoz Çift-düşün, yeni-konuş! Batı'yı ararken... Aforoz’malar… Halife Ömer Hayek’i ne zaman okumuştu? AĞLAMAKTAN ÇAĞLAMAYA DOĞRU KÜRT'AJ Shalom, Kürdistan! İstiklal marşını yeniden yazmak İslam, Millet, Hilafet ve Siyaset Amerika düşmansız olabilir mi? Mustafa Reşit Paşa'ya Mektup Keşif... Babil’in dil’beri Medeniyetlerin neyi çatışıyordu? Tarihi hangi hikâyeci yazar? Zihin Kontrolü ve Kült YUMURTANIN AK'I, SARISI Ebu Zer’in günlüğü Her şey zıddı ile mi kaim? Melamilik “marka” mıdır? Melâmilik Bir ayrılık, bir yalnızlık, bir ölüm AŞKA DAİR NE VARSA Medya medyumluğu ve wikisızmalar Türkiye, İran ve Dünya Barışı Muhafazakârlık “marka”sı? Füze ümütz! “Van münütz!” Çin'in hafızası ve küresel sistem Kutlu veda Öznellik Öz’neliktir! Hz. İnsan, Hz. Peygamber ve emanet Said Nursi ve tesettür İmam, Örtünme ve Nur Suresi Din duble “yol” mu demekti? Gelenek, mankurt ve reform Aylardan şubat günlerden cuma Alaturkalıktan Kolaturkalığa gelenek Gelenek mürtedi ve kimlik Namus, Kanun ve Fazilete Dair İman "terakkiye" destek midir? Yılmayacağız... ÜÇ TARZ-I MAHALLE VE HAL Hoş geldin, Şeytan! OSMANLI VE NEO-OSMANLI DAYILAR VE DAYILANMALAR Türkiye’de muhafazakârlık ve Dr. Faustus Tesettür neyi örtüyor? Milat oluşturmak Yahudilik bir din mi yoksa ırk mıdır? Tarih satrancını asıl kim oynuyor? Mahalle ve getto Tanrı, totem ve muta nikahı Orta Doğu’mların ebesi ŞOFÖR MAHALLİ BASKISI KÜRESEL İSLAMCILIK RENAN'I VE KENDİMİZİ AŞMAK Medine Vesikası Türk solculuğu ve İslamcılığı Batı’k düşüncelerin Doğu’şu BATI'NIN DEĞERLERİ EVRENSEL MİDİR? NEO-MUHAFAZAKÂRLIK VE YİN-YANG Karadul KEDİLER VE FARELER “Erkekliğin” yasası, “kadınlığın” tasası ON ADIMDA LİBERAL OLMA TÜYOLARI Neden Federasyon? Kaburga kemiklerimdeki sızı? Ortadoğu ve Darbeler "Küreselleşme "millet"e neden karşıdır? TURNUSOL Ya 12 Eylül sonrası? (II) Ya 12 Eylül sonrası? 12 Eylül darbesine nasıl gelmiştik? (II) 12 Eylül darbesine nasıl gelmiştik? (I) Kim ne der? Ne zaman ki…
NAMAZ VAKİTLERİ
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA