https://www.egemengazetesi.com/files/uploads/user/0e42907936.jpg
Metin BOSNAK

Karadul

26-04-2022 01:49

Duvar’ın arkasındaki karadul

 

 

1990 yılında komünist ideolojinin Sovyet kanadı çöktü.

Önce Berlin Duvarı yıkıldı.

Sonra Yeni Dünya Düzeni “Elveda Lenin!” faslına geçti.

Duvardan koparılan ve asbestli de olan onca beton parça meta oldu pazarda.

Yetmedi…

Albenili paketlere konulup Avrupa ülkeleri ve Amerika’da bir zafer nişanesi, ganimeti ve hatıra olarak büyük marketlerde satışa sunuldu. Amerikalılar Alaska’yı Rusya’dan yeniden satın alırcasına hücum etmişlerdi beton duvar parçalarına.

Satışa sunulan pek çok eşya arasında Kızıl Ordu üniformaları, rütbeler, nişanlar ve hatta bayraklar da vardı. Bu aslında vaktiyle yapılan büyük propaganda ve karşı propagandalarla dünyayı titreten Sovyetlerin “harbi” kaybettikleri ve “kıymet-i Harbiyelerinin” kalmadığı anlamına geliyordu.

İngilizlerin sömürgelerini bırakmasından farklı bir anlam taşıyordu Rus “ricatı”. Birleşik Krallık, artık sömürecek bir şeyi kalmayan yerleri 20. Yüzyıl başlarında bırakmaya başladı. Yeni alanlara yönelirken amacı, eski sömürgelerin “yükünü boşaltmak” idi. Ortadoğu’ya sızma bu yüzden oldu.

Hem yerli kuşaktan kendine bağlı yerli yöneticileri yetiştirmişti Uzak Doğu ve Güney Afrika’da.

Hem de sömürgeler artık ekonomik açıdan getirimli değildiler.

Ruslar ise, sömürmeyi de beceremeden, sömürdüklerini de heba ederek SSCB’nin ölüm ilanını verdiler! Onun masrafını da Almanya karşıladı temelde. Gorbaçov zamanıydı Rusya’da. Amerika’nın başında Reagan vardı. Bush Reagan ardından geldi. Dukakis’e karşı kazanmıştı. Reagan’ın dünya kovboyluğu emeline kendini kaptırmıştı.

“Komünist” Vietnam’ın arkasındaki Komünist Çin ile her tür ticari ve siyasi ilişki devam ederken, SSCB’nin arka bahçesine hâkim olmak, Amerika’nın “Vietnam Sendromu” alt etmesine vesile oldu. Toplumsal vuruk böyle atlatıldı.  

Dışarıda düşman yaratmayınca, içerde dost edinmek zor olacaktı.

Amerika 9/11 olaylarına kadar travmasız yaşadı.

Başkan Bush, ezeli rakip ve düşman “Sovyet İmparatorluğunun” yıkılmasıyla kendinden geçmiş vaziyette artık “Yeni Dünya Düzeni”nin başladığını ilan etti. Simgesel büyük bir gelişme ise, yine 1990 yılı içinde Moskova’da bir McDonalds lokantası açılması idi. Artık Ruslar iki saat kuyrukta bekledikten sonra “fast” olarak “food” yiyorlardı!  Hem de ayda ortalama 50 dolar kazanırken, bir hamburgere 4-5 dolar veriyorlardı…

Amerikan siyasetinde “Sovyet İmparatorluğu” ibaresi kasıtlı kullanılıyordu. Sovyetlerin “demokratik” olmadığı ve yayılmacı olduğunu, emperyalist olduğunu anlatmak içindi. Doğal olarak, bunun karşılığında Amerika’nın emperyalist olmadığı anlamı çıkıyordu.

Ve aslında…

Sovyet kimliğinin oluşmasında ana etken olan “anti-emperyalist” yaftayı da Sovyetlerin elinden alıyordu. Çünkü “Sovyet” kimliği de önce, “anti-çar” sonra anti-emperyalist, anti-kapitalist ve anti-Batı evreler halinde buna mukabil gelişmişti.

Ancak…

Amerika tarihsel olarak kimliğini önce anti-Katolik ve anti-Roma, sonra Anti-Kızılderili, sonra “anti-Avrupa” ve “anti-komünizm” ve diğer “dış düşman” tanımına göre şekillendirmişti. Püritenlerden beri farklı toplumsal çatışmaların içinde olmuş ve aslında “dışarıya” dikkatleri çekerek toplumsal iç çatışmaları ertelemişti: Siyah-beyaz, kadın-erkek, Protestan-Katolik, Latin-Anglo Sakson kökenli gibi.

19. yüzyılda “kovboy”un kahraman olarak çıkması --hem de kovboyluğun bitiş zamanında milli kahraman olarak çıkması--tesadüfî değil, tercihle oluşan bir şeydi: Kahraman ve millet yaratmak. Üstelik kovboyluk adi işlerden olmasına rağmen ve “zenci” işi olmasına rağmen oldu bu. Önce beyaz oldu. Sonra kahraman. Beyaz kadınlar için de “Kalemiti Jane” yedeklendi. Basın körükledi bir yandan, bir yandan ilk sinema verileri de imdada yetişti.

Tarihsel dönemlere bakalım…

Birinci dönem de“Amerikan Bağımsızlık Savaşı”, ikinci dönem “Kuzey-Güney”  Savaşı oldu. Sonrasında ise, 1882’den itibaren tekrar Avrupa’ya yoğunlaşan bir “şer” tanımı vardı. Rusya’daki Bolşevik Devrimi’nin getirdiği endişelerle Amerika giderek kimliği “anti-komünist” frekansa kaydırdı. Arkasından tarihsel ve sosyolojik verilerle Amerika’nın neden “eşsiz” olduğunu ve ünlü “erime potası” tezini geliştirmiş ve G. Washington’un hayatında “hiç yalan söylemediğini” de zihinlere kazmıştı!

İkinci Dünya Savaşı ve sonrasındaki Vietnam Savaşı Amerika’nın kimlik oluşturma süreçlerinin büyük yansımaları oldu. Rambo’nun Afganistan’da savaşması ve bu savaşın, Afgan halkı lehine Ruslara karşı olması özetiydi algının. Kahraman kovboy asker olmuştu yani. Sonra da Toy Story filmlerinde hem klasik kovboyu hem de astronotu birleştirerek farklı boyuttaki “kahramanları” birleştirecekti.

Bunun anlamı, özellikle Amerikan yönetimi ve halkı için artık büyük şeytanın bacağını kırmaktı. Kendi yaşam tarzlarının dünyada kabullenildiği anlamına gelirken, Rusya ve Doğu Bloğu için yeni bir dünyaya açılmanın keyfini ve aslında o nefret ettirildikleri sistemin güzel sayılacak bazı tarafları olduğu anlamına geliyordu. Diğer ülkelerde ise artık “barış, hürriyet, demokrasi, dostluk vs.” unsurların yerleşeceğine dair iyimser bir hava oluşmuştu.  

Türkiye’de sağ “Moskof" psikozundan kurtulmanın sevincini yaşarken, sol desteksiz kalmış bir burukluğa gark oldu.

Çünkü...

Türk Milliyetçiliği bir dönem ülkemizde sadece “Rus ya da komünizm” karşıtlığı üzerinden tanımlandı. Doğal olarak da, Türk solunun “ak” dediğine, Türk sağı “kara” demeyi maharet saydı. Ruslara karşı Osmanlı’dan gelen husumet, Cumhuriyet dönemindeki Rus talepleriyle birleşmiş ve NATO’ya giriş ve Amerika sevgisi olarak tezahür etmişti.

Nereden nereye geldik...

9/11 olaylarından sonra Amerika, kimliğini “İslam-karşıtlığı” üzerinden inşa etmeye devam etti. Öte yandan, yerel dini grupları da Irak’ta ve Türkiye’de küreselleşmenin poliçesi olarak destekledi. Afganistan’daki Taliban kartı geri tepmişti

Sonuç, “milli” ya da “ulusal” söylem “faşizan” diye yaftalanırken, mikro-milliyetçilik elektronları bu süreçte katalizör olarak reaksiyona sokuldu. Öte yandan, yerel dini gruplarda ikna edildi. Yeryüzü seccadeydi  nasılsa! “Vatan” dediğin de çok uluslu şirketten ibaret! O halde millet de milliyet de anlamsızdı.

“Vira bismillah!” diye, bu işe soyunanlar oldu ülkemizde.

Lakin muhafazakâr, İslamcı akıl neyi muhafaza ettiğini bir hatırlarsa görecektir ki…

Daha önce İngilizlerin yaptığı gibi, Amerika dünyada ve bölgemizde “karadul” raksları orkestre etmektedir.

Karadul’a has bir özellik ise, seviştikten zehiriyle “ortağını” öldürmesidir.

 

 

 

Neler Söylendi?

DİĞER YAZILARI MUHSİN BAŞKAN Mum Titrer Hanemizde Ülkücülük CHP'yi Ne Zaman Sevdim İSLAMCILIKLA MÜSLÜMANI, TÜRKÇÜLÜKLE TÜRKÜ YABANCILAMAK SOSYAL MEDYANIN SOS'LARI PARALEL YAPI Bosna'daki Türk Üniversitesi: IUS DER SPİEGEL "BOYUN EĞME" DİYOR DEVRİM Mİ DEDİNİZ? BİRLİK VE BERABERLİK NEDİR? DİL TARİH VE İDEOLOJİ AYNAYI ARAMAK... MAKULLER AKİLLERE KARŞI VEDA HUTBESİNİ OKURKEN HİNLİK VE HAİNLİK ÖTESİNDE TARİHE BAKMAK ALPEREN OLMAK BİR HİLAL BİR İHTİLALDİR DELİLİĞE ÖVGÜ AŞK'A DAİR YAKLAŞIMLAR BİLİM, İDEOLOJİ VE DARVİNİZME DAİR YALAN DÜNYADA GERÇEK TARİH OLUR MU? DELİ DUMRUL'UN KÖPRÜSÜ ORTAYA KARIŞIK HALLERİMİZ EFKAR VE HERZELER YUSUF, ŞEHİR VE TABUYA DAİR EĞİTİME NEDEN HAYIR? EFKAR VE HERZELER "ADAMLARIN" PLANI HER ZAMAN TUTAR MI? İNGİLİZ'CE KONUŞMAK... BEN ÖLÜNCE KİM KALIR? BİLMENİN MALİYETİ NEDİR? BU ÜLKEYİ ANLAMAK... NİYET TAVŞANLARI VE TARİH ŞERİF MARDİN VE CUMHURİYETİN GETTOLARI FERMAN VE FETVA BAYRAMLARDAN BAYRAM BEĞENMEK AŞKIN BAR/KODU MEVSİM SONU İNDİRİMLİ LİBERALCİLİK YOL DA İÇİMİZDE SEYYAH DA! OSMANLI NE ZAMAN ÖLDÜ? SÜRGÜN KAYIP MEDENİYETİ ARARKEN... KÜRDİSTANA DAHA NASIL YARDIMCI OLABİLİRİZ? İKİNCİ YEŞİL KUŞAK PROJESİ MHP NEREYE GİDİYOR? NASIL BİR GENÇLİK? KİM KORKAR EBU ZER'DEN? MEHDİ NE ZAMAN GELECEK? "GÜZEL VE YALNIZ ÜLKE"YE Milliyetçilik ve Kürtler İLETİŞİM VE PROPAGANDA BATILILAŞMAK TWITTER'DA KENDİMİZİ OKUMAK "DANIMARKA ÜLKESİNDE KOKUŞAN ŞEYLER" BİSİKLETİN İSLAMİ OLANI FİRAVUN VE HİÇ'LİK KAMUSAL ALAN DÖNÜŞTÜ MÜ? KADIN, ŞEYTAN VE ÖLÜM ÇEVRİM İÇİ AHLAK ÖLÜM VE YAŞAMA KORKUSU KISKANÇLIĞIN KISKAÇLARI 11 Eylül ve ABD YA 12 EYLÜL SONRASI? Korku ve alkışlar arasında Ortadoğu AYDIN, MÜNEVVER VE ENTELEKTÜEL ORTADOĞU'DA OLANLARI ANLAMAK KAVGA NEREDE? KAVGA NEREDE? ORTADOĞU'NUN YENİDEN TASARIMI SUSMAK, PUSMAK VE BİRLİK DİL VE TARİH KAVGAMIZ HOLİGARŞİ Said Nursi ve Cemaat algısı Size “İslamî alt-çevre” diyebilir miyim, “abi”? MUHAFAZAKÂRLIK NEDİR? TÜRK LİBERALİZMİ AŞK MI MAŞUK OLAN? DİN'ERCİLİK SİVİL İTAATSİZLİK NEDİR? NEDEN KÜRT ÇALIŞMALARI ENSTİTÜSÜ? DEĞİŞİM İDEOLOJİSİ VE LİBERAL PROPAGANDA 12 EYLÜL SONRASI UZLAŞMA LİBERAL STATÜKOCULUK UYKUYU ÖLDÜRMEK "EKSİK ETEK" BABİL, DİL VE PROPAGANDA DENKTAŞ'IN ÖLÜMÜ AİKİDO VE "KÜRDİSTAN" DEĞİŞİM TÜRKÇE VE İDEOLOJİ "KASIMPAŞALI" BAŞBAKAN "İBRAHİMİ DİNLER" BİLİMLE DİNİ UYUŞTURMAK KOLTUĞA OTURAN VE KOLTUĞUN OTURDUĞU İNSAN TEMCİT PİLAVI VE YENİ OSMANLI RODRİGEZ NEDEN LİBERAL OLAMAZ? BEN'SİZLİĞE ŞİİR TOPKAPI'DAN DOLMABAHÇE'YE DÜŞERKEN ERBAKAN'I ÖZLERKEN MÜSLÜMAN VE İSLAMCI İSLAM VE FEMİNİZM KAÇIRILAN GÜNDEM BIDEN NOTLARI DEMOKRASİDE KİM KİM ÖPÜYOR ARAF'TA TARİHLERDEN TARİH BEĞENMEK İKİNCİ YEŞİL KUŞAK PROJESİ ARAFTAKİNİ ÖZLEMEK Hayatta Sürgün Olmak AKADEMİSYENLİK KÜRESEL KARADUL TEFRİKALARI GÜNCELLENEN MESİHİ BEKLERKEN TÜRKİYE KOLTUK, TURNUSOL VE KİMLİK BOSNA'DA BİR TÜRK ÜNİVERSİTESİ KOVBOY MEHTERANLA JAZZ ÇALARKEN Amerika ve Anti-Amerikan Kimlikler AMERİKAN KİMLİĞİ VE ŞEYTANLARI DÖNÜLMEZ AKŞAMIN UFKUNDAYIZ KUTLU VEDA DEĞİŞİMİN TÜRKÇESİ VE UYANIŞ TANRI, İNSAN VE TAKVİM ÖDLEK ÖCÜNÜ ALDI MI? Millet Olabildik mi? Zaman, medeniyet ve din Zaman, medeniyet ve din Mehdi’yi beklerken ORTADOĞU VE YENİ İNSAN Kediler, Fareler ve Vatan Kürşat olma vaktidir Gülün Adı, Kadın ve Takva İslamo-Amerikancılık EBCET, CİFR VE TARİH SÜBJEKTİF OLMANIN FAZİLETİ DİPLOMASİMİZ NEREYE? İSTİKLAL MARŞI YENİDEN YAZILABİLİR Mİ? KOKUŞAN BİR ŞEYLER VAR! KÜRESEL KARADULUN AĞLARINDA "Yeni Osmanlı"nın Yeni Haçlılara Yardım Tezkeresi KATLİAMERİKA MAHALLE, BASKILAŞIM VE FİKİR NAMUSU YARASANIN ÇIĞLIĞI VE DİPLOMASİ Ay lav yu, Cani! AŞKIN HALLERİ DOKUZ HECELİLER FİRAVUN... Kadın'ım... 28 Şubat ve Erbakan KADDAFİ'DEN KESESİ Ve Yine Karşınızda Renan, Sykes ve Picot Democoupracy mübarek olsun! FULL'er Yapalım mı, Abi? Ortadoğu'da Sezaryen Mısır'da Karaoke Devrimi Mısır'ı Okurken Obama ve ikinci yeşil kuşak projesi (I) Bir Ortadoğu Masalı Mutlu Oligarşiden Kutlu Oligarşiye Ey zahit, şaraba eyle ihtiram! Bilinç ve Sürgün İbrahim, devir içimdeki putları! İdeolojik dil ve Teolojik Tarih Pardon, Size Demokrasi Diyebilir miyim? Paralel Evren, Küresel İslamcılık Erkekler ne zaman "adam" olur? "Millî" Küreselleşme? AK'Kışşş Kimliklerin Kurdu “Hiç” i öğrenmek GELENEK VE MANKURT Küresel tapınak, yerel rahipler ve Hipnoz Çift-düşün, yeni-konuş! Batı'yı ararken... Aforoz’malar… Halife Ömer Hayek’i ne zaman okumuştu? AĞLAMAKTAN ÇAĞLAMAYA DOĞRU KÜRT'AJ Shalom, Kürdistan! İstiklal marşını yeniden yazmak İslam, Millet, Hilafet ve Siyaset Amerika düşmansız olabilir mi? Mustafa Reşit Paşa'ya Mektup Keşif... Babil’in dil’beri Medeniyetlerin neyi çatışıyordu? Tarihi hangi hikâyeci yazar? Zihin Kontrolü ve Kült YUMURTANIN AK'I, SARISI Ebu Zer’in günlüğü Her şey zıddı ile mi kaim? Melamilik “marka” mıdır? Melâmilik Bir ayrılık, bir yalnızlık, bir ölüm AŞKA DAİR NE VARSA Medya medyumluğu ve wikisızmalar Türkiye, İran ve Dünya Barışı Muhafazakârlık “marka”sı? Füze ümütz! “Van münütz!” Çin'in hafızası ve küresel sistem Kutlu veda Öznellik Öz’neliktir! Hz. İnsan, Hz. Peygamber ve emanet Said Nursi ve tesettür İmam, Örtünme ve Nur Suresi Din duble “yol” mu demekti? Gelenek, mankurt ve reform Aylardan şubat günlerden cuma Alaturkalıktan Kolaturkalığa gelenek Gelenek mürtedi ve kimlik Namus, Kanun ve Fazilete Dair İman "terakkiye" destek midir? Yılmayacağız... ÜÇ TARZ-I MAHALLE VE HAL Hoş geldin, Şeytan! OSMANLI VE NEO-OSMANLI DAYILAR VE DAYILANMALAR Türkiye’de muhafazakârlık ve Dr. Faustus Tesettür neyi örtüyor? Milat oluşturmak Yahudilik bir din mi yoksa ırk mıdır? Tarih satrancını asıl kim oynuyor? Mahalle ve getto Tanrı, totem ve muta nikahı Orta Doğu’mların ebesi ŞOFÖR MAHALLİ BASKISI KÜRESEL İSLAMCILIK RENAN'I VE KENDİMİZİ AŞMAK Medine Vesikası Türk solculuğu ve İslamcılığı Batı’k düşüncelerin Doğu’şu BATI'NIN DEĞERLERİ EVRENSEL MİDİR? NEO-MUHAFAZAKÂRLIK VE YİN-YANG KEDİLER VE FARELER “Erkekliğin” yasası, “kadınlığın” tasası ON ADIMDA LİBERAL OLMA TÜYOLARI Neden Federasyon? Kaburga kemiklerimdeki sızı? Ortadoğu ve Darbeler "Küreselleşme "millet"e neden karşıdır? TURNUSOL Ya 12 Eylül sonrası? (II) Ya 12 Eylül sonrası? 12 Eylül darbesine nasıl gelmiştik? (II) 12 Eylül darbesine nasıl gelmiştik? (I) Kim ne der? Ne zaman ki…