https://www.egemengazetesi.com/files/uploads/user/0e42907936.jpg
Metin BOSNAK

Bilinç ve Sürgün

26-04-2022 01:49

 

“Bilgi”den, bilinçten sık sık dem vurulur ya…

Hani olmazsa olmazdır.

Yere göğe sığmaz, matah şeylerdir.

Bilgiden kasıt çoğu zaman propagandadır.

Bilinçten kasıt ise başkalarını kendimize uydurma eşiğidir.

Propagandanın sık tekrarlanmasıyla oluşan ortak bir şartlanmışlıktır.

Bilinç devlet, cemaat ve endüstrinin istediği biyolojik robot üretim tezgâhıdır.

Bu mantıkta bilgiden kasıt, bir’gidir.

Bir’inin dediklerini birlikte bilince dönüştürmedir.

Öte yandan…

Bilgiden bilince geçiş fî tarihinden beri insanın en büyük meşakkati olmuştur.

Hücre hücre her kitapla insanın kendine ördüğü bir müebbetliktir bilinç.

Bazen bilmenin peşinde acıları oldu insanın.

Bilmedikleri başına bela oldu.

Bazen bildikleri insanın peşine düştü.

Bildikleri sancı kaynağı oldu.

Aklın yolu hiçbir zaman bir olmadı zaten.

Devletin, cemaatin ve endüstrinin istediği aklın yolunu bir kılmaktan ibarettir.

İnsanların, toplumların farklı bilgi ve bilinç düzeylerinin olması güzel bir şey.

Tarihte kâmil ve özgür bilinç ve bilgi toplumlara yayılan şeyler olmadı zaten.

Dahası, totaliter kafa her zaman herkesin bilgisi ve bilinci aynı oranda olsun çabasında oldu.

Seri üretim bantlarından çıkan insanların maliyetleri düşük olacaktır.

Dahası bir komut, bir düğmede kitleyi güdülemek de mümkün.

Kapitalizm de bir totaliter algı sistemini çoğulcu paketle sunar.

Fahrenheit 451 bunun güzel örnekleriyle doludur.

Farklı markaları seçmenin özgürlüğü, o markaların sizi tasarlama niyetini ilga etmez.

Ancak sınırlarını sermayenin kendi çizmesi kaydıyla özgürdür insan bilinci.

Truman Show tasarlanan hayatların sınırlarını anlatan eserlerden biridir.

Kitlenin bilgi ve bilincinden farklı yerde olmak kitle için değil, farklı olan için sıkıntıdır.

Toplum denen heyula öylesine bir ezici çokluğu ifade eder ki!

Kimi insan çoğunluğun yanlışları karşısında kendi doğrularını şaşırır.

Kitlenin psikolojisi kütlesel bakmaktan ibarettir.

Bir kütle diğerine ne kadar kütlesel bakarsa o kadar işte.

Totaliterdir.

Şayet farklı bilgi ve bilinç varsa o zaman kütlenin hançeri ya da hançeresi çalışır.

Sonuç ya sürgündür yalnızlığa.

Ya da bir “ben”den diğerini çıkararak kendinle muhabbete devam etmektir.

Demokrasinin de en büyük arızası bu zaten.

Çoğunluğun seçimi belirleme gücü demokratik olabilir.

Ancak bu çoğunluğun en iyi ve en doğruyu belirlemesi anlamında değildir.

Bilgi ile bilinç artar, artınca yalnızlık artar.

Bilgi süreğine çıkan insan sonuçta sürgün olur kendi bilinci içinde.

Bilmekle bilinç artar belki, ama insanı mutlu eder mi?

Öte yandan, mutluluk bilinci nasıl bir şeydir mesela?

Başkalarıyla “birlikte” olmak mutluluktan öte kendini başkalaşma ile unutmaktır.

Kendiyle bir olmak ise, kendi iç bütünlüğünü sağlar.

Belki “gerçeğe” biraz daha yakın olur, ama hayat içinde sürgün olursunuz.

Deli Dumrul’un köprüsünden geçeceksiniz…

Ya da Deli Dumrul’a isyan edeceksiniz.

Bakışlarda düğümlenen kimliklerimiz var.

İnsanların bir kısmı teleskopik bakar olaylara.

Uzaktan bakar, ayrıntıları bilmez ve fakat resmin büyüğünü yakalar.

Bir kısmı mikroskobik algılara sahiptir.

Yakından ve derin bakar ama tek bir şeye yoğunlaşır.

Bu da kendi içinde bir “uzman” otizmi oluşturur.

Bir şeyi çok derinlemesine bilirken, yüzeydeki çoğu şeyi kaçırmak böyle bir şey.

Ama periskoptan bakanlar da vardır.

Kendi varlıkları görünmez ortada.

Ancak bilincin altından bilincin üstündekileri izlemeyi severler.

Dahası…

“Cehalet mutluluktur” diye ifade edilen Batı’lı atasözü boşa değildir.

Müslümanların “cahiliye dönemi” dediklerinden farklı bir anlamı var.

“Bilenlerle bilmeyenler hiç eşit olurlar mı?”

Olmazlar, elbette.

Bilmenin yükü bilince evrilir de kendi haçını sırtında taşıyan İsa gibi olur insan.

Bilincin oluşturduğu takvimlerin tazeliği bilinci sıfırlamaz.

Yeni bilincin battaniyesi eskisini kış uykusuna yatırır.

Yeniyi bilmek eskiyi unutturmadığı için ikisinin çatışma alanı da bilinç olacaktır.

Bilinci sürgün eden bilgi ise, aslında bireysel kalacaktır.

Toplumun mahbesleri bitmez.

“Toplumsal” gardiyanlık hürriyet üretmez.

Üretilen bir hürriyet ise zaten seri olarak üretildiği için hürriyet olmayacaktır.

Bu nedenle sürgündeki hürriyet, toplumun zincirle çevrelediği hürriyetten daha makbuldür.

Toplumun gardiyanları kendi zincirlerinden öte özgürlük bilmezler.

Kendi mahbesi içine bireyi sokmaya çalışır.

Hürriyet adına esaretine davet etmektir yaptıkları.

O nedenledir ki…

“Mapushane” lerin de volta atacak meydanları vardır.

Ancak hücrelerinin hiçbirine güneş doğmaz.

Neler Söylendi?

DİĞER YAZILARI MUHSİN BAŞKAN Mum Titrer Hanemizde Ülkücülük CHP'yi Ne Zaman Sevdim İSLAMCILIKLA MÜSLÜMANI, TÜRKÇÜLÜKLE TÜRKÜ YABANCILAMAK SOSYAL MEDYANIN SOS'LARI PARALEL YAPI Bosna'daki Türk Üniversitesi: IUS DER SPİEGEL "BOYUN EĞME" DİYOR DEVRİM Mİ DEDİNİZ? BİRLİK VE BERABERLİK NEDİR? DİL TARİH VE İDEOLOJİ AYNAYI ARAMAK... MAKULLER AKİLLERE KARŞI VEDA HUTBESİNİ OKURKEN HİNLİK VE HAİNLİK ÖTESİNDE TARİHE BAKMAK ALPEREN OLMAK BİR HİLAL BİR İHTİLALDİR DELİLİĞE ÖVGÜ AŞK'A DAİR YAKLAŞIMLAR BİLİM, İDEOLOJİ VE DARVİNİZME DAİR YALAN DÜNYADA GERÇEK TARİH OLUR MU? DELİ DUMRUL'UN KÖPRÜSÜ ORTAYA KARIŞIK HALLERİMİZ EFKAR VE HERZELER YUSUF, ŞEHİR VE TABUYA DAİR EĞİTİME NEDEN HAYIR? EFKAR VE HERZELER "ADAMLARIN" PLANI HER ZAMAN TUTAR MI? İNGİLİZ'CE KONUŞMAK... BEN ÖLÜNCE KİM KALIR? BİLMENİN MALİYETİ NEDİR? BU ÜLKEYİ ANLAMAK... NİYET TAVŞANLARI VE TARİH ŞERİF MARDİN VE CUMHURİYETİN GETTOLARI FERMAN VE FETVA BAYRAMLARDAN BAYRAM BEĞENMEK AŞKIN BAR/KODU MEVSİM SONU İNDİRİMLİ LİBERALCİLİK YOL DA İÇİMİZDE SEYYAH DA! OSMANLI NE ZAMAN ÖLDÜ? SÜRGÜN KAYIP MEDENİYETİ ARARKEN... KÜRDİSTANA DAHA NASIL YARDIMCI OLABİLİRİZ? İKİNCİ YEŞİL KUŞAK PROJESİ MHP NEREYE GİDİYOR? NASIL BİR GENÇLİK? KİM KORKAR EBU ZER'DEN? MEHDİ NE ZAMAN GELECEK? "GÜZEL VE YALNIZ ÜLKE"YE Milliyetçilik ve Kürtler İLETİŞİM VE PROPAGANDA BATILILAŞMAK TWITTER'DA KENDİMİZİ OKUMAK "DANIMARKA ÜLKESİNDE KOKUŞAN ŞEYLER" BİSİKLETİN İSLAMİ OLANI FİRAVUN VE HİÇ'LİK KAMUSAL ALAN DÖNÜŞTÜ MÜ? KADIN, ŞEYTAN VE ÖLÜM ÇEVRİM İÇİ AHLAK ÖLÜM VE YAŞAMA KORKUSU KISKANÇLIĞIN KISKAÇLARI 11 Eylül ve ABD YA 12 EYLÜL SONRASI? Korku ve alkışlar arasında Ortadoğu AYDIN, MÜNEVVER VE ENTELEKTÜEL ORTADOĞU'DA OLANLARI ANLAMAK KAVGA NEREDE? KAVGA NEREDE? ORTADOĞU'NUN YENİDEN TASARIMI SUSMAK, PUSMAK VE BİRLİK DİL VE TARİH KAVGAMIZ HOLİGARŞİ Said Nursi ve Cemaat algısı Size “İslamî alt-çevre” diyebilir miyim, “abi”? MUHAFAZAKÂRLIK NEDİR? TÜRK LİBERALİZMİ AŞK MI MAŞUK OLAN? DİN'ERCİLİK SİVİL İTAATSİZLİK NEDİR? NEDEN KÜRT ÇALIŞMALARI ENSTİTÜSÜ? DEĞİŞİM İDEOLOJİSİ VE LİBERAL PROPAGANDA 12 EYLÜL SONRASI UZLAŞMA LİBERAL STATÜKOCULUK UYKUYU ÖLDÜRMEK "EKSİK ETEK" BABİL, DİL VE PROPAGANDA DENKTAŞ'IN ÖLÜMÜ AİKİDO VE "KÜRDİSTAN" DEĞİŞİM TÜRKÇE VE İDEOLOJİ "KASIMPAŞALI" BAŞBAKAN "İBRAHİMİ DİNLER" BİLİMLE DİNİ UYUŞTURMAK KOLTUĞA OTURAN VE KOLTUĞUN OTURDUĞU İNSAN TEMCİT PİLAVI VE YENİ OSMANLI RODRİGEZ NEDEN LİBERAL OLAMAZ? BEN'SİZLİĞE ŞİİR TOPKAPI'DAN DOLMABAHÇE'YE DÜŞERKEN ERBAKAN'I ÖZLERKEN MÜSLÜMAN VE İSLAMCI İSLAM VE FEMİNİZM KAÇIRILAN GÜNDEM BIDEN NOTLARI DEMOKRASİDE KİM KİM ÖPÜYOR ARAF'TA TARİHLERDEN TARİH BEĞENMEK İKİNCİ YEŞİL KUŞAK PROJESİ ARAFTAKİNİ ÖZLEMEK Hayatta Sürgün Olmak AKADEMİSYENLİK KÜRESEL KARADUL TEFRİKALARI GÜNCELLENEN MESİHİ BEKLERKEN TÜRKİYE KOLTUK, TURNUSOL VE KİMLİK BOSNA'DA BİR TÜRK ÜNİVERSİTESİ KOVBOY MEHTERANLA JAZZ ÇALARKEN Amerika ve Anti-Amerikan Kimlikler AMERİKAN KİMLİĞİ VE ŞEYTANLARI DÖNÜLMEZ AKŞAMIN UFKUNDAYIZ KUTLU VEDA DEĞİŞİMİN TÜRKÇESİ VE UYANIŞ TANRI, İNSAN VE TAKVİM ÖDLEK ÖCÜNÜ ALDI MI? Millet Olabildik mi? Zaman, medeniyet ve din Zaman, medeniyet ve din Mehdi’yi beklerken ORTADOĞU VE YENİ İNSAN Kediler, Fareler ve Vatan Kürşat olma vaktidir Gülün Adı, Kadın ve Takva İslamo-Amerikancılık EBCET, CİFR VE TARİH SÜBJEKTİF OLMANIN FAZİLETİ DİPLOMASİMİZ NEREYE? İSTİKLAL MARŞI YENİDEN YAZILABİLİR Mİ? KOKUŞAN BİR ŞEYLER VAR! KÜRESEL KARADULUN AĞLARINDA "Yeni Osmanlı"nın Yeni Haçlılara Yardım Tezkeresi KATLİAMERİKA MAHALLE, BASKILAŞIM VE FİKİR NAMUSU YARASANIN ÇIĞLIĞI VE DİPLOMASİ Ay lav yu, Cani! AŞKIN HALLERİ DOKUZ HECELİLER FİRAVUN... Kadın'ım... 28 Şubat ve Erbakan KADDAFİ'DEN KESESİ Ve Yine Karşınızda Renan, Sykes ve Picot Democoupracy mübarek olsun! FULL'er Yapalım mı, Abi? Ortadoğu'da Sezaryen Mısır'da Karaoke Devrimi Mısır'ı Okurken Obama ve ikinci yeşil kuşak projesi (I) Bir Ortadoğu Masalı Mutlu Oligarşiden Kutlu Oligarşiye Ey zahit, şaraba eyle ihtiram! İbrahim, devir içimdeki putları! İdeolojik dil ve Teolojik Tarih Pardon, Size Demokrasi Diyebilir miyim? Paralel Evren, Küresel İslamcılık Erkekler ne zaman "adam" olur? "Millî" Küreselleşme? AK'Kışşş Kimliklerin Kurdu “Hiç” i öğrenmek GELENEK VE MANKURT Küresel tapınak, yerel rahipler ve Hipnoz Çift-düşün, yeni-konuş! Batı'yı ararken... Aforoz’malar… Halife Ömer Hayek’i ne zaman okumuştu? AĞLAMAKTAN ÇAĞLAMAYA DOĞRU KÜRT'AJ Shalom, Kürdistan! İstiklal marşını yeniden yazmak İslam, Millet, Hilafet ve Siyaset Amerika düşmansız olabilir mi? Mustafa Reşit Paşa'ya Mektup Keşif... Babil’in dil’beri Medeniyetlerin neyi çatışıyordu? Tarihi hangi hikâyeci yazar? Zihin Kontrolü ve Kült YUMURTANIN AK'I, SARISI Ebu Zer’in günlüğü Her şey zıddı ile mi kaim? Melamilik “marka” mıdır? Melâmilik Bir ayrılık, bir yalnızlık, bir ölüm AŞKA DAİR NE VARSA Medya medyumluğu ve wikisızmalar Türkiye, İran ve Dünya Barışı Muhafazakârlık “marka”sı? Füze ümütz! “Van münütz!” Çin'in hafızası ve küresel sistem Kutlu veda Öznellik Öz’neliktir! Hz. İnsan, Hz. Peygamber ve emanet Said Nursi ve tesettür İmam, Örtünme ve Nur Suresi Din duble “yol” mu demekti? Gelenek, mankurt ve reform Aylardan şubat günlerden cuma Alaturkalıktan Kolaturkalığa gelenek Gelenek mürtedi ve kimlik Namus, Kanun ve Fazilete Dair İman "terakkiye" destek midir? Yılmayacağız... ÜÇ TARZ-I MAHALLE VE HAL Hoş geldin, Şeytan! OSMANLI VE NEO-OSMANLI DAYILAR VE DAYILANMALAR Türkiye’de muhafazakârlık ve Dr. Faustus Tesettür neyi örtüyor? Milat oluşturmak Yahudilik bir din mi yoksa ırk mıdır? Tarih satrancını asıl kim oynuyor? Mahalle ve getto Tanrı, totem ve muta nikahı Orta Doğu’mların ebesi ŞOFÖR MAHALLİ BASKISI KÜRESEL İSLAMCILIK RENAN'I VE KENDİMİZİ AŞMAK Medine Vesikası Türk solculuğu ve İslamcılığı Batı’k düşüncelerin Doğu’şu BATI'NIN DEĞERLERİ EVRENSEL MİDİR? NEO-MUHAFAZAKÂRLIK VE YİN-YANG Karadul KEDİLER VE FARELER “Erkekliğin” yasası, “kadınlığın” tasası ON ADIMDA LİBERAL OLMA TÜYOLARI Neden Federasyon? Kaburga kemiklerimdeki sızı? Ortadoğu ve Darbeler "Küreselleşme "millet"e neden karşıdır? TURNUSOL Ya 12 Eylül sonrası? (II) Ya 12 Eylül sonrası? 12 Eylül darbesine nasıl gelmiştik? (II) 12 Eylül darbesine nasıl gelmiştik? (I) Kim ne der? Ne zaman ki…