GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜK SEÇİMİ VE SÜREÇ
30.10.2014 tarihinde Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesinde öğretim üyelerinin katıldığı rektörlük seçiminin ilk aşaması tamamlandı. Mevcut Rektör Prof. Dr. Mustafa Şahin 205 oy alırken, Prof. Dr. Fatih Coşkun Ertaş 78 oy, Prof. Dr. Mahfuz Elmastaş 77 oy, Prof. Dr. Osman Demir 70 oy, Prof. Dr. Mustafa Baloğlu 23 oy, Prof. Dr. Çetin Bektaş ise 1 oy almıştır. Bu durumda seçimin birinci aşaması tamamlanmış olup en yüksek oyu mevcut rektör almıştır.
Gelelim bundan sonraki sürece: Yapılan seçimin sonucunda ilk altıya giren adayların isimleri YÖK’e gönderilecektir. YÖK, bunlardan üçünü eleyecek ve kalan üç kişiyi Cumhurbaşkanlılığına gönderecektir. Bu durumda YÖK’ün hangi adayı eleyeceği ve Cumhurbaşkanlığına gönderdiği üç adaydan hangisini Cumhurbaşkanının seçeceği henüz belli değildir. Dolayısıyla en çok oy alan mevcut Rektör ile en az oy alan Prof. Dr. Çetin Bektaş’ın rektör olma şansı hemen hemen eşittir. Bundan sonraki seçim sürecini etkileyen faktörler neler olacaktır.
Öğretim üyeleri oylarını vermişler ve tercihlerini belirtmişlerdir. Fakat, henüz, çalışan memurlar, öğrenciler, veliler, Tokat’ta yaşayanlar, esnaf, memur, zanaatkar, iş adamı gibi geniş kitlelerin kanaati ortada değildir. Bundan sonraki süreçte bu kitlelerin görüşleri etkili olacaktır. Belirleyici olan Cumhurbaşkanımız Sayın Tayip Erdoğan, halkın tercih ve teveccühlerini dikkate alan bir yönetim anlayışı olacaktır. Çünkü herkes bilmektedir ki, mevcut rektörün 205 oy alması bir zafer değildir. 78 oy alan Fatih Bey, 77 oy alan Mahfuz Bey ve 70 oy alan Osman Bey, mevcut yönetim karşısında alması gereken oyları almışlardır. Bu şahısların yönetimden gelen güçleri olmadığı için ancak çıkabilecek sonuç bu kadardır. Mevcut rektörün seçim sürecine yönelik olarak aldığı kadrolar, verdiği vaatler ve diğer faktörler çıktığında hali hazırda alınan oyun bir memnuniyet ifadesi edecek boyutta olmadığı anlaşılacaktır. Çünkü karşı cepheyi oluşturan her üç şahsın oy oranı bu memnuniyetsizliğin ifadesidir.
Bundan sonra yapılacak olanlar, atanacak rektörün belirlenmesinde büyük rol oynayacaktır. Bu hususta geniş kitlelerin istek ve talepleri doğrudan Cumhurbaşkanımızın makamına iletilmek üzere faks, mektup gibi taleplerini iletmektir. Çünkü yönetimin gücü sadece öğretim üyelerini ilgilendiren bir mesele olmayıp, üniversitede çalışan öğretim görevlilerini, asistanları, çalışan memurları, güvenlik görevlilerini, hizmetli çalışanlarını ilgilendirdiği gibi öğrencileri, velileri, esnafı, iş adamını, toplumsal örgütleri de ilgilendirmektedir. Özellikle toplumsal önderlik yapan kurumların kitlelerin seçilecek rektörle ilgili kanaatlerini oluşturmada toplumu yönlendirmek görevi vardır. Sürecin demokratik bir şekilde tamamlanması için bu gerekli bir adımdır. Bireysel anlamda da yapılacak iş vardır. Her birey yönetimi belirleme hakkını kullanmak üzere Sayın Cumhurbaşkanımıza mektup veya faks çekebilirler. Dolayısıyla rektörlük seçimi, daha katılımcı ve daha demokratik bir hal almış olacaktır. Bu seçimde bizler oy kullanmadık diyenlerin böylesine önemli bir güçlerinin olduğunu hatırlatmak isterim.