ALLAH KİMSEYİ DEVLETSİZ BIRAKMASIN

       Toplumların beslenme tarzları kültür ve genlerinden getirdikleri aktarımlardan gelmiyor mu..biraz kurcalamak istedim, geçmiş senelerde dünya ilaç piyasası hangi besinleri karaladı, neleri kara listeye aldı, ve neler yasaklandı..Tereyağı, Yumurta, ve Kırmızı et.. Bu besinlere Dünya Sağlık Örgütü, (DSÖ),(ne işe yararlar halen çok anlamasam da) zamanın birinde karalama getirmiş. Ve elbet ülkemizde de bu durumun sonucu yumurta, kötü besin ilan edilmiş, kaldı ki yumurta en iyi protein ve besleyiciliği çok yüksek bir gıda olmasına rağmen. Ne demişler bunun için, efendim yumurta yemeyin kolesterol olursunuz. Kolesterol diye bir hastalık yok üstelik! Buradaki amaç elbette tavukçuluk ve en ucuz, en besleyici olan yumurtacılık sektörüne darbe vurarak ve de ilaç sektörü kişileri hasta olduklarına inandırarak Pazar payı elde etme çabasıdır. Bu gerçekler cesur ve etik çalışan tıp uzmanı, doktor ve akademisyenler tarafından ilan edilip, halk sağlığı aydınlatılmaya başlandı. Bizim ülkemizdeki tarih dizilerindeki gibidir, bizlerin tarihimizi merak edip araştırmamız, bizler dizinin kahramanını sevmişsek bir zahmet bir araştırma ve merak edip kitap karıştırırız. Elbette ironi yapmaktayız! Gıdamız da bu örneğe benzer. Sabah kuşağı programları ne vakit Akademisyen, doktor çıkartıp konuşturdular, halk sağlığı biraz daha önem kazandı, insanlarımız yalanları araştırma ve gerçeğin farklı bir şey olduğuna karar verip kendi beden kodlarındaki istek ve ihtiyaçlarına göre beslenmeye başladılar. Yumurta yasaklandı, sebep ilaç sektöründeki Pazar arayışları ve ülkemizdeki gelişmiş tavukçuluk sektörüne zarar  vermekti.  Tereyağı kara listeye alındı. Sebepleri yine benzerdi. Kaldı ki, çocuk gelişim çağında saçın, tırnağın, kemiğin sağlıklı gelişimi sağlıklı tereyağı tüketiminden gelir. Kırmızı eti karaladı aynı zihniyet, ama kırmızı et beynin çalışabilmesi için alınması gereken en besleyici besinlerin ve protein gurubunun başını çeker. Burada yerli besicilik ve tahıl sektörü dışa bağımlı hale getirildi, bakın Doğu Anadolu büyük besi hayvancılık ve tahılcılık da başı çekerken üretimin de, bir zaman geldi ki, o bölgenin hayvanları hastalandı, ithal yemler sayesinde, hayvanlar telef oldular, Amerikalıların soğuk depolarındaki Angus etleri ülkemize ithal edilerek bizim hayvancılığımıza büyük zararlar verildi. Geçim kaynağı hayvancılık  olan çiftçimiz zorlandı ve iç göçler başladı.Şimdi tutturmuşlar bir ekmek, bir gluten gidiyorlar. Yahu bu ülke toprakları tahıl ile beslenmiş, senelerce. Konya bir ambar ovasıdır, ve tahıl çıkar orada mesela, ülke insanı da ekmek ile doyar ve ekmek sever. Ekmeğin nesi kötü olabilir ki, ekmek madem bu kadar kötü bir şey neden ‘Ekmek Parası’ deyimi dilimize pelesenk bir cümledir bunu düşündünüz mü?

Amaç yine aynı ve benzer sebepler.

Gluten deyip duran zihniyet, ne diyorlar aman efenim gluten tüh aman uzak durun çok zararlı, biri de çıkıp demiyor ki gluten hangi durumlarda zarar veriyor insan mekanizmasına mesela. Eğer insanlarımızı bilgisayarlara, televizyonlara, tabletlere, telefonlara, içkiye,uyuşturucuya bağımlı hale getirirseniz, eğer egzersiz bilincini aşılamazsanız, eğer tarlayı bitirirseniz, eğer hayvancılığı bitirirseniz ve yine eğer kişileri oturmaya, hareketsizliğe, teşvik ederseniz zaten yediğiniz ve içtiğiniz herşey zehir olur. Gluten burada suçlu ilan edilecek ya, çünkü sırada ekmeği, buğdayı, tahılı bitirmek var. Böyle yapacaklar ki, bu Pazar onlar için yeni bir ilaç sektörü olsun.

Diğer taraftan bakalım olaya öyleyse, siz oturan bir nesil istiyorsunuz, çünkü oturacak, obez olacak, hareket edemeyecek dolayısıyla düşünemez ve fikir yürütemez olacak. Alın size güdeceğiniz ve fikrinizi empoze edeceğiniz bir nesil! Bir milleti ele geçirmek için askere, silaha ve ağır makinalara gerek kalmaz çoğu zaman, o milletin evlatlarını bu şekilde de ele geçirirsiniz, ve etkilersiniz. Bomboş bir yeni nesil! Uyuşmuş, hareket edemez yeni bir nesil!

Şimdi Ne Yapacağız?...genlerimize, kodlarımıza, besinlerimize, kültürümüze bağlı kalacağız. Üreteceğiz. Var oluşumuz bu şekilde devam edecek.

Hareket edeceğiz.

Düşüneceğiz.

Bize ne yapılmaya çalışılıyor? Görmek zorundayız.

Sakin ol seyirci!

Ekmek kötü değil..

Gluten zarar vermez..

Kırmızı et kötü olamaz..

Yumurta çok iyi bir besin..

Tereyağ vazgeçilmemiz olmalı..

Hareket-egzersiz-çok yönlü düşünmek ve eyleme katılmak..

Ayağa kalkacağız,yürüyeceğiz, düşüneceğiz, bizleri bu terörle ele geçirmelerine izin vermeyeceğiz.

Çocuklarımız doğarken şeker hastası doğmayacaklar.

Çocuklarımız otizmli doğmayacaklar.

Çocuklarımız obez olmayacaklar.

Sahalarda kazandığımız bu toprakları onlar istiyor diye bu yol ile vermeyeceğiz. Sahip çıkmak zorundayız. Değerlerimize, ülkemize, kendimize ve geleceğimize, verimli topraklarımıza, çiftçimize ve hayvanımıza sahip çıkacağız..

Uyan Yeni Türkiye..