Birkaç arkadaş ki, aralarında tesettürlü olanlar da var; Kızıltoprak civarından geçerlerken, iğrenç bir koku duyduklarını ve bunun nedenini merak ettiklerini söyleyince, arabayı kullanan okuldan arkadaş, Kurbağalıdere'den geldiğini ifade etti.
Bazıları, 'Şu Kurbağalıder'yi hep duyardık, yakından görme şansımız varsa bir baklım' deyince, arabayı Yoğrutçu Parkı'nın ana girişine park edip, dereye doğru ilerledik...
Manzara korkunçtu, kokunun dayanılmazlığını geçtim, dere adeta kaynıyor, ve kabarmış bir biçimde simsiyah duruyordu...
İçlerinden bir içevre mühendisiydi, 'Bu dere ilk yağmurda taşar, bakın size söyleyeyim' dedi...
Öğrencilikten beri işgüzarlığı ile bildiğmiz Tekin ki, yüksek mühendistir; Kanada'da doğa olayları ve kentsel dönüşüm üzerine master yaptı; hemen ıphone'siyle birkaç kare çekip, instagramdan İBB'ye ve bazı hesaplara fotoğraf atıp, yorumalr yazdı...
'İlk yağmurda taşar'...
'Hem de fena taşar...'
Hatırlarsınız, bundan beş sne önce, bir işçi daha derenin başlangıcı sayılacak bir bölgede, Yeni Sahra Ataşehir civarnıda, kabaran dere sularında kaybolmuş ve cesedi yıllardır bulunamamıştı...
O dere bu dere işte...
O taşma sonrası, bazı uzmanlar; 'Dere yatağına çok site ve ev yapılmış ve yakınlarından geçen yol da, hatalı... Yine her an tababiir' dediler, 'Minicik dere bir kez taştı diye kıyamet kopartan zihniyet, bir zamanlar ik boğaz köprüsüne de karşı çıkanalrdı' dediler...
Ve tam 17 dakiak süren bir yağmur sonrası; Göztepe Köprüsü'nden başlayan dere taşması, Kadıköy'e dek uzandı ve tam 771 ev ve üişyerini su bastı, bırakın onu İETT Hasahpaşa Garajı'ndaki su seviyesi, 77 santimi aştı ve tüm araçlar Salı Pazarı'na çekildi, en azından oradaki su sevieysi 14 santimdi; 12 Eylül 2015 Cumartesi; saklandı ve gizlendi ama Kadıköy civarı, yaklaşık 2,5 kilometrekarelik bir alanda batağa gömüldü...