DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Giriş Tarihi : 26-04-2022 01:49

SİVAS’IN YİTİK MEZARLARI

 

Sivas, birçok ünlü ismin mezar yeri olarak anılsa da, ne yazık ki mezarı yitik ünlülerin beldesi olarak bir başka yönü ile tarihi bir özelliğe kavuşmuştur.

Bugün inanç turizminde tarihi kişiliklerin mezarlarının,bulundukları yöreye önemli bir tanıtım ve gelir elde edilmesi gerçeğini kimse inkar edemez.konyanın mevlanası, nevşehirin hacıbektaşı, istanbulun eyup sultanı eskişehirin yunus emresi bursanın yeşil türbesi ve emir sultan türbeleri kent turizminin nerede ise önemli mekanlarından olma özelliğini göstermektedir.

Herkesin birer ünlü isimle bu kadar nam saldığı günümüzde Sivas’ın kayıp mazarlarını hatırlatarak ne kadar bir aymazlık içerisinde olduğumuzu ve önemli bir zenginlik unsurunu görmezden geldiğimizi paylaşmak istedim.şimdi yitik mezarlarımızı sırası ile hatırlayalım mezarlarımı yoksa Sivas’ın gerçeklerini bu yolla örtmüş olduğumuzu ve bir zenginlik kapısını kapatmış olduğumuzu hatırlayalım.

Sivas’ın en ünlü yitik mezarı, milattan sonra 300 lü yıllarda Sivasta yaşamış olan san sebastiandır.Diğer adı ile aziz blas’dır.Ermenilere göre vlas.Türklere göre balasu ya da balasuv..Blas,vlas balasuv her kim nasıl adlandırır olsa da san sebastian olarak anılan bu kişinin ismi sivaslı aziz anlamına gelen sun sebastian olmuştur.Bu isim avrupada ve güneyları amerikadaen yaygın olan isimdir.Başta dubrovnik olmak üzere birçok şehrin koruyucu azizidir.ispanyada bir şehrin adıdır.katolik mezhebinde önemli bir azizdir.Öyleki vatikan papazlar komitesi tarafından 6.yüzyılda 12 havarıden sonra gelen 13.aziz olarak kabullenilmiştir.mezarı Sivas olarak abul edilsede 13.yüzyılda kemiklerinin Sivas’tan alınıp dubrovnik kentine götürüldüğü ve her yıl 9 martta çıkartılıp ziyarete açıldığı gerçeği karşısında mezarını sivas2ta aramanın yanlış olduğunu kabullenmemiz gerekir.Ancak Sivas’ta yaşamış veölüm yeri Sivas olmasından dolayı anısına yapılacak bir makam yeri ile bu boşluğun doldurulmuş olacağını böylelikle birçok sebastian ismi taşıyan insanın neresinin ismini taşıdıklarını bilmeleri açısından inançsal bir ilgi alanı doğabileceğini bilmemiz gerekir.aziz Sivaslı(san sebastian)hırıstiyanlığın ilk şehitleri olarak kabul edilen kırk azızlerin ya da diğer anlatımla Sivas’a sığınmış olan kırk şehitleri Romalılara karşı koruyup kolladığı için öldürülmüştür.Bu nedenle katolik kilisesi tarafından aziz olmaya layık görülmüştür.Bazı kaynaklarda mezar yeri olarak gökmedrese karşısındaki göz evliyası olarak görülen mezar olduğu iddia edilse de burası selcuk hanımın mearı olduğu gerçeği karşısında zayıf bir iddia olarak kalmaktadır.san sebastian’ın mezarının iki ırmak birleştiği yer olarak bilinen bugünkü eski otogar yerinin 13.yüzyılda bir hırıstıyan mezarlığı bulunması nedeniyle bu azizin çevresinde mezarlık oluşabileceği gerçeği bu görüşü doğrulamaktadır.

Sivas’ın hırıstiyanlık açısından önemli bir merkez olmasına vesile olabilecek bir diğer mezarları da kırk azizler kırk şehitler mezarlığıdır.Bunlar hırıstiyan inancının ilk şehitleri olarak kabul edilmektedirler.Sivas’a sığınmışlar.Romalılar tarafından önce donmuş gölde bekletilmişler sonrasında sıcak hamama sokulup ölmeleri sağlanmıştır.Üçlerbey mahallesinde bulunan çukurpınar denilen mevkide bu tarihi olayın gerçekleşmiş olduğuna inanılmaktadır.Burada bulunan suyun eskiden orada olan gölden beslendiğine inanılırmışHalen o bölgede bulunan sögüt ağaçlarının ise ö dönemden süregelen kök sürgünleri olduğuna inanılırmış.Bu kırk azizlerin mezarınında Aziz sebastianın mezarının olduğu mevkide olduğu söylenilmektedir.İlhanlılar döneminde bu mezarların açılıp süryanilere kemiklerinin satıldığı söylenmektedir.Bu kemikleri Mardine götüren Süryaniler Mardinde kırk azizler kilisesini yaparak kiliselerine anlamlı bir zenginlik kazandırmış bulunmaktadırlar.Sivas bu noktada da şansına küser olmuştur..

Günümüzde çalınan tarihi değerlerin geri alınabildiği gerçeği karşısnda sırf hatırlatmak adına Sivas yönetenleri Dubrovnik kentinden Aziz Blas’ın kemiklerini Mardinden de Kırk azizlerin kemiklerini talep edebilirler.Kimbilir geri alma başarısı sağlanabilir.Tabi bunu yapabilmek için inançsal hoşgörümüüzn gelişmiş olması ve Sivas2ı siyaseten ve dinen tek tip görme zihniyetinden kurtulmamız gerekir.

Alevi inancı açısından haci bektaşı veli’nin önemi inkar edilemez.Nitekim her yıl bir milyona yakın kişi hacıbektaşı ziyaret ederek inanç turizmi açısından ilçeye önemli bir zenginlik katmaktadırlar.hacı bektaş’ın kardeşi menteş’in Sivas yıldızeli ilçesi menteşe köyü yakınlarında bir şavaşta şehit olduğu söylenmekte isede mezar yeri kesin olarak bilinmemektedir.bazılarına göre Menteşe köyü karşısında mumcuçiftliği arazisi içeriisnde bulunan höyükte olduğu söylenmektedir.Kaçak kazılarla açılan bu mezardan hangi buluntular götürülmüş olduğu bilinmemektedir.bir belirti konulsa inanıyorum ki inanç turizmi açısından önemli bir yer haline gelebilir.

Aslında Sivas için en önemli kayıp mezar yerimelik emir gazinin türbesidir.Danişmentli devletinin üçüncü hükümdarı olan 1105 ve 1134 yılları arasında devleti yöneten kişidir. danişmentli devletinin üçüncü emiridir.Devletinin sınırlarını fırattan sakarya ya karadenizden toroslara kadar genişletmiştir.Anadolu’nun Türkleşmesinde İslamlaşmasında göstermiş olduğu başarılarından dolayı Abbasi halifesi tarafından melik ünvanı verilmiştir.Danişmentli devletinin selçuklularca yıkılmasından sonra danişmentli devletinin izlerini silmek isteyen selcuklularca mezarı yokedilmiştir.mezarı üzerine değişik söylenceler vardır.Kimileirne göre çayyurt mahallesinde bulunan tek mezarın onn aslında yıkılan türbesinin kalıntıları olduğu söylenmektedir.Kimilerine göre ise yukarı tekke mezarlığında Abdulvahabigazi türbesinin bugünkü tuvalat yapılmış yerin arkasında bulunan dikli talların olduğu yerin danişmenli devletinin ileri gelenlerine ait olduğu bu nednele de melik emir gazinin mezarınında buradaki mezarlardan biri olabileceği söylenmektedir.Bu konununda bilinebilmesi çin mezar yerinde ciddi kazı yapılması gerekmektedir.Önemli bir buluntu yapıldığında da ismine yaraşır bir türbe yapılıp bu kişi şereflenrilmelidir.Çünkü başkanti Sivas olan Anadoluda kurulmuş İlk Türk ve müslüman olan bu devletin önemli bir yöneticisinin mezarının bugün bilinmeyenler arasında olması en başta tarihimize saygısızlıktır.

Tabi sivas için bir diğer önemli isim Yunus emre’dir.Birçok kayıtta mezarınn Sivas’ta da olabileceği belirtilmekte ise de hatta şarkışla sarıtekke isminin yunusemrenin tekkesini iaret ettiği söylense de Eskişehir ve karaman bu konuda Sivas’ıöncelemişlerdir.Burasının Yunus’un mezarı olduğunu kanıtlamak için çok ciddi tarihi belgelere ve buluntulara gereksinim bulunmaktadır.Buda zor olduğundan Yunus emrenin mezarının Sivas’ta olduğu iddiasıni sürdürmek zor ve kabuledilemez olduğundan bir şey diyemiyorum.bu köyde bulunan muhtar abdal türbesinin tarihi hakkında yapılacak bir esaslı inceleme ile belkide doğru bilgilere ulaşmamız mümkün olabilecektir.

Bukonuda bazı iddialar ise çimento fabrikasının bulunduğu alan içeriisnde yunus emrenin mezarı olduğuna inalınan ziyaret yeri oldu ancak fabrika yapım aşamasında yerinin kaybolduğu söylenmektedir.ayrıca hafik emre köyünün ismininde yunus Emreden gelmiş olacağı iddiası bulunmakta ise de güçlü bir belge için inceleme yapılması gerekmektedir.

Asıl sivas için önemli bir getirisi olacak mezar pir Sultan’ın mezarıdır.Pir Sultan’ın mezarı bugünkü sarılık tekkesi denilen yerdedir.Emir arif pir sultanın resmi adıdır.halk adı pir sultandır.emir arif ismi zaten pir sultan ismini karşılamaktadır.banazda emir dede zaviyesinin olmasıda bu gerçeği doğrulamaktadır.zaviye binasının yapıldığı tarih pir sultan’ın yaşadığı döneme raslamaktadır.Emir varif vakfiye kayıtları incelendiğinde de bu gerçek doğrulanabilir.Pir sultan aslında osmanlı devleti ile iyi

ilşkiler içeriisnde iken yeniçeri ocağına ve enderuna devşirmeleri yetiştirmek için görevlendirilmiş iken daha sonra türkmenlere yapılan baskılar sonucunda devletle ters düşerek safevi devletinin misyonerliğine yönelmiş bir inanç önderidir.Mezar yerinin belirlenip şanına yaraşır bir türbe yapıldığında inanıyorum ki Sivas için önemli bir inanç turizmi potansiyeli doğmasına neden olacaktır.Ayrıca Türk edebiyatında da önemli bir isim olan bu zenginliğin hakkı yerine konulmuş olacaktır.Ölülerden korkmanın bir anlamı yoktur.Artık Osmanlı devleti yılıları bir asır oldu.Bu kötü olayın gerçekleşmesinin üzerinden de 400 yıldan fazla bir zaman oldu.Aziz Vlas’ın mezar yerini bulmak için gösterilen gayretlerin birazınında Pir Sulatna ve Melik emir gazi içinde gösterilmesinin bir vefa örneği olacağına inanıyorum.

Aslında son dönemde Sivas’ın kaybettiği en önemli mezar Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun mezarıdır.”Sivas benim karasevdam” diye haykıran bir insanı ,Sivas toprağından uzakta tutmak, hangi akıla hizmettir anlamak mümkün değildir.Sivas ile özdeşleşmiş bu siyasetcinin Ankarada bir dergahın bahçesinde gömmek onu vasiyeti olduğunu sanmıyorum.Birlikte öldüğü kişiler ile birlikte Sivas için saygın bir mezar yeri olan yukarı tekke mezarlığında adına yaraşır bir anıt mezar ile Sivas’a artı bir değer kazandırılabilirdi.

Sivas yitik mezarlarını bulduğunda ihya ettiğinde inanıyorum i saygısı saygınlığı daha da artacaktır.Değişik dinden ve inançtanbirçok çok insanın görmek istediği feyz almak istediği tarihi ve kutsal bir yer olacaktır.

 

NELER SÖYLENDİ?
@
NAMAZ VAKİTLERİ
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA