Politika
Giriş Tarihi : 11-12-2010 00:35

KUZU KUZU BİR YORUM

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'ndeki öğrenci protestosu ve yumurta atılmasıyla ilgili olarak, ''Tahtaya iki resim yaparsın, onun yanına 'Burhan Kuzu' yazarsın. Adamın morali bozulur ona bakar. Arkanı dönersin, konuşma düzenini bozarsın. Tüm bunlar yöntemdir ama kaba kuvvet bunun en son olacak halidir'' dedi.

KUZU KUZU BİR YORUM

 

 TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'ndeki öğrenci protestosu ve yumurta atılmasıyla ilgili olarak, ''Tahtaya iki resim yaparsın, onun yanına 'Burhan Kuzu' yazarsın. Adamın morali bozulur ona bakar. Arkanı dönersin, konuşma düzenini bozarsın. Tüm bunlar yöntemdir ama kaba kuvvet bunun en son olacak halidir'' dedi.

Siyasal Bilgiler Fakültesindeki etkinliği düzenleyen Sosyal Araştırmalar Topluluğu üyesi öğrenciler, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu'yu ziyaret etti.

Ziyaretin ardından öğrencilerle birlikte basın toplantısı düzenleyen Kuzu, fakültede meydana gelen olayda ifade özgürlüğünü kullanamadığını söyledi.

Olaya karışmayan öğrencilerin dinleme veya haber alma özgürlüğünün kısıtlandığını vurgulayan Kuzu, o anda fakültede sağlıklı iletişim kurulabilmesi için gerekli ortamın bulunmadığını belirtti.

''Ne oldu? Hepimiz, Türkiye kaybetti'' diyen Kuzu, İstanbul'daki öğrenci protestosundan yola çıkarak, tepki gösterip, insanların bilgi edinme hakkının engellenmesinin nelere mal olduğunun herkes tarafından görüldüğünü ifade etti.

''Haklı olmak yetmez, hep haklı kalmak'' sözünü anımsatan Kuzu, ''O günkü olaydan hakikatten üzüntü duydum. Panel davetini seve seve kabul ettim. Öğrencilerden gelen hiçbir talebi bugüne kadar hiç reddetmedim. O günkü olayda 15 dakika bekledim. Bir hesaba göre 100, bir hesaba göre 120 yumurta. Çift sarılılar eklenince sayı daha artıyor'' diye konuştu.

Kendisinin öğrencilere yönelik direkt olarak, ''beyinsizler'' şeklinde bir ifadesi olmadığını belirten Kuzu, fakülte ve üniversite yönetimlerinin kusuru bulunduğunu bir kez daha yinelemek istediğini söyledi.

Yeterli tedbir alınmadığı için öğrencilerin yumurtalarıyla baş başa kaldığını anlatan Kuzu, ''Hedef tahtası olduk. Ondan sonra yumurta atma yarışması başladı. Mesela, fakülteye girişte madem içerideki durum biliniyor bir arama yapılsaydı'' dedi.

Protestonun, ''sivil itaatsizlik'' adı verilen 200'den fazla yöntemi olduğuna dikkati çeken Kuzu, şöyle devam etti:

''Tahtaya iki resim yaparsın, onun yanına, 'Burhan Kuzu' yazarsın. Adamın morali bozulur ona bakar. Arkanı dönersin, konuşma düzenini bozarsın. Tüm bunlar yöntemdir ama kaba kuvvet bunun en son olacak halidir. Öğrenciliğe yakışmıyor. Burada yanlışı, doğruyu değerlendirirken, 1968'den kalma eski tüfek, eski kuşak, -akıllanmamış çoğu da maalesef- bu öğrencilere gaz veriyorlar. Birisinin özgürlüğünün hududu başkasının özgürlüğünün başladığı yerde biter. Bu dengeyi korumak lazım.

12 Eylül döneminde hükümeti bitirmek için kullanılan bu yöntemlerin artık miadı dolmuş, süresi bitmiştir. Onlar da bir sonuç alamadılar. 68 kuşağı hedefledikleri hükümet modeli neyse ona kavuştular mı? Hayır. Bu gençleri sokağa dökmenin, bunlara gaz vermenin anlamı yok.''

-''EN ÇOK SEVİLEN HOCAYDIM''-

Öğrencilere ziyaretlerinden ötürü teşekkür eden Kuzu, hükümetin öğrencilerin sorunlarına ilişkin önemli adımlar attığını söyledi.

Kuzu, üniversite öğrencilerinin taleplerini kendisine ilettiklerinde ilgili yerlere ileteceğini ve sonuna kadar takipçisi olacağını ifade etti. Öğrencilere her zaman kapısının açık olduğunu, öğretim üyeliği yaptığı dönemlerde öğrenciler için masasında mutlaka ''bonbon şekeri'' bulundurduğunu belirten Kuzu, ders verdiği okulda 10 yıl boyunca ''en çok sevilen hoca'' seçildiğini anlattı.

Soruları da yanıtlayan Kuzu, protestoya ilişkin savcılık tarafından soruşturma açıldığının anımsatılması üzerine, ''Mutlak suretle belli kesimler bu işin arkasında olmadan bu hareketler organize olamaz. Benim bildiğim bu hareketlerden sonuç çıkmaz. YÖK'ün, dekan hakkında soruşturma başlatması olayını basından öğrendim. YÖK doğru yapmıştır. Orada bunların ne olacağını bal gibi bildiği halde orada olmamasını yadırgadım'' diye konuştu.

Kimseyle ilgili bir şikayet başvurusunda bulunmadığını söyleyen Kuzu, ''Saçımız biraz daha çabuk çıktı. Başka da birşey yok'' dedi.

Kuzu, bir başka soru üzerine, insan hakları ihlallerinin nerede olursa takip edilmesi gerektiğini söyledi. Yaşadığı protesto olayını, insan hakkı ihlali bakımından örnek olması için anlattığını ifade eden Kuzu, ''Mesela, ben isterdim ki öğrencilerimiz bizi dinlesinler. Sorularıyla bizi terletsinler'' dedi. Öğrencilik yıllarında hiç eyleme katılmadığını belirten Kuzu, ancak olayların çok yakınında yaşandığını anlattı.

Kuzu, bir başka soruyu yanıtlarken, 1980 sonrası gençliğinin sorgulama konusunda biraz geri kaldığını söyledi. ''Günümüz gençliği daha az okuyor'' diyen Kuzu, gençlerin olaylara geniş açıdan bakması için farklı kaynakları değerlendirmeleri gerektiğini ifade etti.

-''ÖZÜR DİLEMEYECEĞİZ''-

Mülkiye Sosyal Araştırmalar Topluluğu Yönetim Kurulu Üyesi Oğuzhan Kılıç da sorular üzerine, Kuzu'nun ortamın durumunu bildiği halde kendilerini kırmamak adına fakülteye geldiğini söyledi. Kılıç, ''Gelip kendisine teşekkür etmek istedik. Geliş nedenimiz budur'' dedi.

Protestoyu gerçekleştiren öğrencilerin, yaptıklarının yanlış olduğunu kendilerinin de bildiğini savunan Kılıç, ''Yumurta atarak, minimal boyutta bir şiddet oluşturmak karşıdakini fiziki bir şekilde yıpratıcı şiddet uygulamak yanlıştı'' dedi.

İstanbul'daki öğrenci protestosu sırasında polisin tutumunun da yanlış olduğunu dile getiren Kılıç, ''Burada yaşananlardan dolayı tüm ülke üzüntü duymalı. Bu Burhan Hocamızın ya da Süheyl Hocamızın meselesi değildir. Burhan Hocamızdan özür dileyecek olanlar, etkinliği düzenleyecek olan öğrenciler değildir. Bu yüzden özür dilemeyeceğiz, üzüldük. Biz Burhan Hoca'yı oraya çağırarak iyi birşey yaptığımızı düşünüyoruz. Özür dileyecek olanlar kendilerini bilirler'' diye konuştu.

Kılıç, bir başka soru üzerine, ''Salonda öğrenci olmayanlar vardı. 100 davetiye bastırdık. Dışarıdan misafirlerimiz de geldi. Salonda öğrencilerin olmaması değil, protesto edenlerin arasında öğrencilerin olmamasına belki dikkat edilebilir'' dedi.

Öğrenciler, daha sonra Kuzu'ya kalem hediye etti. Kalemi alan Kuzu, ''Hocaya da kalem hediye edilir'' diye espri yaptı.

 

 

 

 

 

 

BOĞAÇ YÜZGÜL

 

 

AdminAdmin