Politika
Giriş Tarihi : 05-11-2023 03:10

Kılıçdaroğlu dönemi bitti, yeni CHP Genel Başkanı Özgür Özel!

Kılıçdaroğlu, Kurultay'daki konuşmasında "vefa" vurgusu yaparken "sırtından hançerlendiğini" söyledi

Kılıçdaroğlu dönemi bitti, yeni CHP Genel Başkanı Özgür Özel!

CHP 38. Olağan Kurultayı, “İkinci Yüzyılda Demokrasi ve Birlik Kurultayı” sloganıyla bugün Ankara’da başladı. 81 ilden gelen bin 367 kurultay delegesi, Cumhuriyet’in ve partinin 100. yılında yeni genel başkanı ve yeni parti yönetimini seçti. CHP'nin yeni Genel Başkanı Özgür Özel oldu. Özel, ikinci turda 812 oy alarak genel başkan olurken Kılıçdaroğlu ise 536 oy aldı. 

Seçimin ilk turunda Özel 682 oy alarak Kılıçdaroğlu'nu geçerken, Kılıçdaroğlu ise 664 oy aldı. 18 oy geçersiz ve 2 oy ise boş olarak sayıldı. Kılıçdaroğlu, seçimi 2 oy ile kaybetti. CHP tarihinde ilk olan bu durumun ardından; seçimlerin ikinci turu için oy kullanma işlemi başladı. Kılıçdaroğlu, oyunu kullandı. 

Seçimlerin ikinci turunda oy verme işlemi bitti. Kılıçdaroğlu, salondan ayrıldı ve eve gitti. 

Ankara Arena Spor Salonu'nda saat 10.00'da başlayan kurultayda, CHP Genel Başkanlığı için Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP Grup Başkanı Özgür Özel yarışıyor. Aday olduklarını duyuran eski PM üyesi Örsan Kunter Öymen ve eski milletvekili İlhan Cihaner ise adaylıktan çekildi. 

Bugün, Genel Başkan seçimi yapılıyor, ikinci gün olan pazar günü 60 üyeli Parti Meclisi (PM) ve 15 üyeli Yüksek Disiplin Kurulu belirlenecek. 

"Salon, eşit olarak bölünmedi, Kılıçdaroğlu için belediye işçileri getirildi" 

Özgür Özel'i destekleyen kişilere tribünlerden birinin üst kısmı ayrıldı. Geri kalan alanlar, Kılıçdaroğlu'nu destekleyenlere ayrıldı.

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, Özel'in destekçilerinin kapıda kaldığını, içeri giremediklerini söyledi. Başarır, "İkiye bölünmesi gerekiyordu ancak öyle olmadı. Özgür Özel'in bölümü boşaltılsın, onun konukları alınsın. Şehir dışından insanlar geldi" dedi. Halk TV'ye konuşan Başarır, "Belediye işçilerimiz bugün evde olmalıydı. Adana, Mersin Belediyesi'ni anlamakta güçlük çekiyorum. Böyle bir şey olmaz. Kurultay'da adalet olmalı, eşit fırsat verilmeli" ifadesini kullandı. 

Özel ve Kılıçdaroğlu, salona geldi

Özgür Özel, 12.05'te "Ey özgürlük" şarkısı eşliğinde salona girdi. Özel, tüm salonu dolaşarak selamladı. 

Özel'in ardından Kılıçdaroğlu da salonu Gündoğdu Marşı'nın, Kılıçdaroğlu'na uyarlanmış şarkısı eşliğinde selamladı.

Karşılıklı olarak tribünlerden “Halkın umudu Kılıçdaroğlu” ve “Değişim gelecek” sloganları atıldı.

İmamoğlu, divan başkanı oldu 

Kurultayın divan başkanlığını Kılıçdaroğlu’nun davetiyle “değişimi” savunan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu yapıyor. 

Kurultayın açılışını Kılıçdaroğlu yaparken, İmamoğlu'nun aday gösterildiğini açıklayarak oylamaya sundu. İmamoğlu, oy birliği ile divan başkanı oldu.

İmamoğlu: Türkiye muhalefeti toptan şekillenecek

İmamoğlu, yaptığı konuşmasında Cumhuriyetçilik ve halkçılık vurgusu yaparken "Bu kurultay, sadece CHP kurultayı değil, Türkiye muhalefetinin toptan şekilleneceği bir kurultaydır. Bu kurultay, sadece CHP olarak siyaseti değil, sendikalardan sivil topluma, gençlerden kadınlara, çalışanlara, emeklilere kadar herkesi çok umutlandıracak. Bu kurultay, toplumsal muhalefete büyük güç ve moral verecek" dedi. 

CHP Grup Başkanı Özgür Özel'i destekleyen İmamoğlu, "CHP'nin inançlı kadroları olarak bizler bu fotoğrafı kabullenmeyiz, kabullenmiyoruz, kabullenmeyeceğiz. Ülkemin de partimin de bundan çok daha fazlasını yapabileceğine inanıyorum" diye konuştu. 

Kılıçdaroğlu: Sırtımda hançerle seçimlere girdim

İmamoğlu'nun ardından konuşan Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı adayı belirleme sürecinde İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in masadan kalkmasına ve 3 gün sonra da geri dönmesine göndermede bulunarak, "İş, adayın seçilmesine gelince hepinizin malumu olan masadan kalkmalar ve masaya yeniden dönmeler geldi. Sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım! Yükümüz ağırdı. Beni asıl üzen, sırtımdaki yük değildi, sırtımdaki hançerlerdi!" dedi. 

Kılıçdaroğlu, seçimin bitmesinin ardından değişim söylemlerinin başladığını ifade ederek, "Değişim söylemini dillendirenler, uzun süredir değişmeyenlerdi! Ama seçimden sonra ilk işim onları değiştirmek oldu!" ifadesini kullandı. 

Kılıçdaroğlu, "CHP, sağa kaydı" eleştirileri için de "Bunlar, sağın da solun da ne olduğunu bilmiyorlar. Çok açık ve net söylüyorum: CHP, halkın partisidir, 6 okumuzdan birisi halkçılıktır. Avrupa'nın en güçlü sosyal demokrat partisi, CHP'dir" diye konuştu. 

25 gün sonra tüzük kurultayı olacağını duyuran Kılıçdaroğlu, "Değişim, dönüşüm nasıl olacak dünya görecek. İnşallah bir sonraki Kurultay'da sizlerin arasında oturup, yeni Genel Başkanı alkışlayacağım" ifadesini kullandı.

Rakibi Grup Başkanı Özgür Özel'e de göndermede bulunan Kılıçdaroğlu, "Bay Kemal'in yol arkadaşı olmak zor demiştim. Vefalı olacaksın, sırtından hançerlemeyeceksin!" dedi.

Partide görev alma ve yükselme esaslarıyla ilgili detaylar veren Kılıçdaroğlu, milletvekillerinin görev sürelerinin üç dönem ile sınırlanacağını, oyunu en çok artıran 5 il başkanının PM'ye gireceğini duyurdu.

Örsan Öymen, adaylıktan çekildi: Kılıçdaroğlu 12 seçimde de mi sırtından bıçaklandı?

Eski CHP PM üyesi Örsan Öymen, CHP Kurultayı sırasında yeterli oyu toplayamadığı gerekçesiyle adaylıktan çekildi. Öymen, Kurultay'da yaptığı konuşmasında, partisinin sağa kaydığını ve Kılıçdaroğlu'nun "sol" ile "hayırseverliği" birbirine karıştırdığını savundu. Öymen, Kılıçdaroğlu'nun "Seçime sırtımda hançlerle girdim" sözleri için ise  "12 seçim kaybedildi. Hepsinde mi sırtından hançerlendi? 13 yılda 12 seçim kaybedilmesi, buna rağmen genel başkanlık koltuğunda oturmak nasıl açıklanabilir?" diye konuştu.

İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik: Ya yeni bir umut vereceğiz, ya umutsuzluk sürecek

Özgür Özel'i desteklediğini açıklayan CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik"Önümüzde iki yol var: Ya topluma yeni bir umut, yeni bir inanç, heyecan vereceğiz ya da 2023 seçimleri sonrasında ortaya çıkan büyük umutsuzluk dalgası yayılarak devam edecek. Biz size yeni bir yol, yeni bir umut, yeni bir başlangıç vadediyoruz" dedi. 

Kaç delegenin imzası gerekiyor?

CHP’nin iç tüzüğü gereği genel başkanlığa aday gösterilmek için parti delegesinin yüzde 5’i olan 69 delegenin imzası gerekiyor. Genel Başkan seçilmek için ise delege sayısının çoğunluğu olan en az 684 delegenin oyunu almak gerekiyor.

Kurultay öncesinde; Özgür Özel ile Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na destek verenler arasında adeta “imza savaşları” yaşandı. İmza sayısı, moral üstünlük açısından değerli görüldüğünden önem taşıyor.

Kılıçdaroğlu ve Özel'i destekleyen delegeler

CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Salı akşamı Ankara’ya gelerek Genel Başkan adayı Özgür Özel’i ziyaret etmiş ve 196 il delegesinin 185’inin destek imzalarını iletmişti. Bunun üzerine Kılıçdaroğlu’na imza veren 95 milletvekili adına Meclis’te basın açıklaması düzenlenmişti. Dün de 55 il başkanı, topladıkları imzaları Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na teslim etmiş ve destek açıklaması yapmıştı. 

İddia: Kılıçdaroğlu 771, Özel ise 592 oy ile genel başkanlık adaylığını kesinleştirdi 

Parti delegelerinin iddiasına göre; Kılıçdaroğlu 771 oy, Özel ise 592 oy alarak genel başkanlık adaylığını kesinleştirdi. 

Seyfettin Yıldırım: Özel'in siyasi defterini açacağım 

İstanbul Çekmeköy Belediye Başkanı Seyfettin Yıldırım"Özgür Özel'in siyasi defterini açacağım" dedi. Yıldırım'ın bu cümlesinin ardından salonda ıslık sesleri yükseldi. 

Özel, kurultay salonuna geri geldi. Salonda "Özgür Başkan" sloganları atılıyor. Özel'in ardından Kılıçdaroğlu da salona geldi. 

Özel: CHP'de danışman olan, profil fotoğrafında Erdoğan olan, değişimcilere kılıç çekenin alnını karışlarım

"Memleketimin dört bir yanında 6 ok bayrağını sallayanlara selam olsun. İzmir'de Agrobay'da direnen kadın işçilere, Sputnik'te direnen gazetecilere, Silivri'de, Bakırköy'de hepimizin yerine yatan Can Atalay'a, Tolga Şardan'a, Osman Kavala'ya, Çiğdem Mater'e, Selçuk Mızraklı'ya, Selahattin Demirtaş'a selam olsun. 

Bugün buraya dalları ülkemizin her köşesini saran, yaprakları her bir insanımıza umut olan ulu çınarımızın gölgesine geldik. Biriz, hep beraberiz. Gençlerin kaygılarını, korkularını, yükünü sırtlarında taşıyanlarız. 1 Mart tezkeresinde ABD'ye verdiği sözü tutmak için BOP eş başkanının gelip de Meclis'e dayattığı, 1 Mart tarihinde o olmasaydı; 1 milyon Amerikan postalının ayak basacağı Baykal'ın partisiyiz. 'Vücudum elbet bir gün toprak olacaktır ancak Türkiye Cumhuriyet'i ilelebet payidar kalacaktır' diyen Atatürk'ün partisiyiz. 

Partilerin iki yılda bir toplanıp Siyasi Partiler Kanunu'nun 14. maddesini yerine getirdikleri bir zorunluluk mudur? Mevcut liderlerin devamını tasdik ettikleri bir birliktelik midir? Başka partiler için böyle olabilir ancak CHP için böyle olmadı, olmayacaktır.

Burada bize ve kendinize bir görev vereceksiniz. Bu görev Türkiye'nin ikinci yüzyılında CHP'yi yeniden iktidar yapma görevidir.

Sevilen, gönülden bağlı olunan, Atatürk'ün silah arkadaşı İsmet İnönü'nün vefalı vedasından alınacak dersler var. İnönü'nün dahi karşısında duran iradeden öğrenecek çok şeyimiz var. Partimiz 1971'den bu yana ağız tadıyla iktidar olamadı. İyi niyetli çabalara rağmen 44 yıldır bunu başarmayı beceremedik. Bugün 38. kurultaydayız ama aslında ikinci yüzyılın ilk kurultayındayız. Ben sizde kuruluş iradesinin sahibi delegelerin ruhunu görüyorum. 72 Kongresi'nin inancını görüyorum. Sahaya baktığımda sizlerin gözlerinin içine baktığımda parti tarihini bilen, her biri tertemiz, sosyal demokrasiyi benimsemiş, pırıl pırıl partilileri, gençleri görüyorum. 44 yıldır delegelerimizin verdiği görevi yerine getiremediğimizden hem partimiz hem ülkemiz ağır bedeller ödedi. CHP iktidar olmadıkça sağ partiler ülkeyi yönetti. Ülkeyi yoksullaştırdı. Kimlikler arası gerilimlerle ülkeyi kutuplaştırdı. Bunun sonucunda bizden daha geri kalmış ülkeler yanımızdan geçerek gittiler. Biz yoksullaştık, otoriterleştik. Değişimi başaramadığımız için demokratik dünyadan uzaklaşmış bir ülkeyle ikinci yüzyıla giriyoruz.

Hesabı ne Kemal Bey ne Özel ödüyor. Hesabı dünyanın en güzel ülkesinde yaşadığı halde dünyanın başka ülkelerinde hayal kuran gençlerimiz ödüyor. Hesabı kredi borcunu ödeyemeyen esnaflar, yoksullar fakirleşerek ödüyorlar. yeterli beslenemeyen, barınamayan üniversite öğrencileri ödüyor. Hesabı, adaletten yoksun sebeplerle cezaevine atılan gazeteciler, siyasetçiler ödüyor. Madenlerde hayatını kaybeden emekçilerimiz, tren kazaların yitip giden evlatlarımız, depremlerde güvenli olmayan konutlarda ölen yurttaşlarımız, kadın cinayetlerine kurban giden kadınlar CHP'nin iktidarda olmamasının bedelini canlarıyla ödüyor.

Uluslararası ilişkiler bir devlet politikası olmaktan çıktı. Kişisel hesapların yönetildiği bir alana dönüştü. Bu şahsi kararlar ayrıca ülkemizi bir sığınmacı deposuna dönüştürerek, komşumuzun içişlerine karışan ve 4.5 milyon mülteciyi Türkiye'ye getirecek bir süreci tetikledi. Bakın, Orta Doğu yine ateş çemberi. Bir terör örgütü olan Hamas'ın yaptığı katliam, İsrail'in devlet terörüne dönüştü. Biz, CHP olarak terörün her türlüsüne karşıyız, lanetliyoruz.

Biz yaş, mevki olarak sıkıntıları göğüslemek zorundayız. Ancak Sayın Genel Başkanımızın kullandığı bir ifade onlarca mikrofona, kameraya dönüştü. 'Bir hançerden bahsetti, sizinle mi ilgili' dediler. Hiç üstüme almadım. CHP'de hançer yok, hançerleyecek kimse de yok. Bizim partide kılıç da olmaz. Seçimlere iki gün kala sizin atadığınız önce Atatürk'e sonra da son genel başkanımız size olmadık laflar söyleyen, bir arkadaşıma sordum dediğiniz kişi Hasan Cengiz çıktı. Bu kişi Sayın Genel Başkanımıza bir kılıç getirmiş. Üstüne de 'Değişimciler için kılıçlar çekildi' diye paylaşmış. Lafım Sayın Genel Başkana olamaz. CHP'de danışman olan, profil fotoğrafında Erdoğan olan, değişimcilere kılıç çekenin alnını karışlarım."

Ecevit ve arkadaşlarının yaptığı zor bir şey değildi. Dünyayı gördüler, esen sol rüzgarların ne manya geldiğini gördüler, Türkiye'deki siyasi kümelenmeyi doğru tespit ettiler. Onları gayri milli diye suçlayanlara laf yetiştirmeye uğraşmadılar. Enine kesen bir siyaset yaptılar. Boyu erdoğan'a daha yakın onun gibi daha sert konuşabilecek, ona laf yetiştirecek bir lider seçmeyi önermiyorum. Onu arkada bırakacak bir lider seçmenizi öneriyorum. nasıl? Şöyle; onun işi kolay. O kesip, bölüyor. O sağcı, solcu, Türk, Kürt der. AKP'nin de MHP'nin de HEDEP'in de CHP'nin de yoksuluna dokunabilirsen; işte Erdoğan'ın kesip attığı tarafta emin ol iktidar var. Halkın iktidarı var.

Size saygısızlık yapmadım, yapmam. Adalet yürüyüşünde Özel vardı, anons yapıyordu. Ağbaba vardı, kortej açıyordu. Bütün arkadaşlar oradaydı. Çubuk'ta Murat Emir yanıbaşınızdaydı. Saygısızlık için değil ama bu yükü de sırtımıza vurmayın. 39 milletvekili verilirken biz yoktuk, Oğuz Kaan Salıcı vardı yanınızda. Gizli protokol yapılırken biz yoktuk. Danışmanınız vardı. Elbette hatamız olmuştur. arkadaşlarım diyor ki; 'Değişim bizden başlayacak hiçbir görev almayacağız.' Benim listelerimde bir tane partide görev almış arkadaş olmayacak; gençler olacak, söz veriyoruz."

"Genel başkan adayını konuşturmazsanız; Kemal Bey bir şeyi eksik yaptı sanarlar"

Özel, kendisi konuşurken slogan atan ve yuhlayanlara, "Gençler, şu duruma düşürmeyin. Siz genel başkan adayını konuşturmazsanız sanırlar ki Kemal Bey bir şeyi eksik yaptı da siz kapatıyorsunuz" diyerek cevap verdi.  

Genel başkan olması halinde üç hafta sonra tüzüğü değiştireceğini açıklayan Özel, "Esas tüzüğü yerel seçimlerden sonra düşüne taşına, dünyadaki iyi örneklerine bakarak, bir daha aşındırılmayacak hale getirerek yapacağım" dedi. 

Kılıçdaroğlu: Keşke burada anlattıklarını uzun süredir beraber çalışırken yüzüme söyleseydin

"Uzun yıllardır beraber çalışıyoruz. Eğer uzun yıllardır beraber çalışıyorsak ve CHP'nin bir dış politika danışma kurulu olduğunu bilmiyorsa arkadaşımız ve o politika kurulunda iki genel başkanın da yer aldığını bilmiyorsa oraya bir soru işareti koymak zorundayım. 

Eleştiriye açığım. Benim kadar eleştiriye açık olan kimse yoktur. Parti Meclisi'nde beni eleştirenin sözünü kesmem dinlerim. Keşke burada anlattıklarını uzun süredir beraber çalışırken yüzüme söyleseydin. Hala benim Amerika'ya, İngiltere'ye gittiğimi arkadaşım öğrenmediyse, Türkiye'ye teknoloji getireceğimizden haberi olmayan biri varsa ve partimde görev yapıyorsa beni dinlemiyor demektir. Hala burada kısır bir politik tartışma dönüyorsa; o arkadaşlar Türkiye'yi değiştiremezler.

Siz eğer yüksek yetenek inşası kavramını dahi bilmiyorsanız CHP'yi tanımıyorsunuz demektir. Örgütlere gönderilen para... Tüzükte yüzde 40 diyor zaten. Peki, yüzde 40 göndermediysek; mali rapora neden el kaldırıp 'evet' dediniz? Bütün hesaplar denetlenir. Sayıştay, AYM tarafından denetlenir. Eleştiriye eyvallah ama kendi içinde tutarlı olması lazım."

Kurultayda oy kullanma işlemi sürüyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Divan Başkanı Ekrem İmamoğlu oylarını kullandı.  

Oy kullanma işlemi sona erdi. Salonda Kılıçdaroğlu'nu destekleyenler slogan atıyor. 

Ali Mahir Başarır: Kemal Bey çekilirse onu burada hep beraber omzumuzda taşırız

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, kurultayda basına verdiği demeçte, "Kılıçdaroğlu çekilirse delegeler onu omuzlarında taşır" ifadelerini kullandı.

Başarır, "Seçim kurulu bazı itirazlar var ona bakacak. İkinci tura kalsa zaten bu fark kapanacak. Hayırlı olsun diyorum. Kemal Bey çekilirse onu burada hep beraber omzumuzda taşırız. Bülent Ecevit gibi, İsmet İnönü gibi kendisi de ömür boyu omuzlarımızda olacaktır" dedi.

İkinci tura gidiliyor, salonda "değişim" sloganları atılıyor 

CHP tarihinde bir ilk oldu. Özel 682 oy alırken, Kılıçdaroğlu ise 664 oy aldı. 20 oy boş veya yetersiz çıktı. CHP'de genel başkanlık seçimleri için ikinci tura gidiliyor. 

İkinci tur için oy verme işlemi 23.45'te başlayacak ve 01.00'da bitecek. 

Kılıçdaroğlu salondan ayrıldı 

Seçimlerin ikinci turunda oy verme işlemi bitti. Kılıçdaroğlu, salondan ayrıldı ve eve gitti. 

Özel: Bugünkü zaferin galibi bütün CHP'lilerdir

Özel, genel başkan seçilmesinin ardından yaptığı konuşmada şunları söyledi:

"Hayatımın en büyük gururunu yaşıyorum. Bunu CHP'nin 100. yılında ve hatta Türkiye'nin kurulan ilk sandığında ikinci yüzyıla yön verecek partimizin kurultayında oy birliğiyle bu onurlu görevi yerine getirdiğiniz için teşekkür ediyorum. İlk tur sonuçlandıktan sonra daha önce pek az deneyimlenen ve ikinci tura kalan seçim sırasında 'ben oraya geleyim Özgür Başkana elini kaldırayım' diyen ve bizimle birlikte olan, bundan sonra Adalet Yürüyüşü'ne hep beraber devam edeceğimiz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na teşekkür ediyorum. Sorumluluğun farkındayım. Gazi Mustafa Kemal'in, Bülent Ecevit'in, Hikmet Çetin'in, Altan Öymen'in ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun koltuğunda oturmak ve onların emanetine sahip çıkmak benimle birlikte hepinizin görevidir. 

Bu salondan 130 milletvekilimizle el ele, omuz omuza çıkıyorum. salona il başkanlarımızla girdik. Bu salondan 81 il başkanımızla kol kola çıkıyorum. İmza sayıları çok konuşuldu. Seçim sonuçlarını sayın başkanımız müsade ederse 1360 delegemizin hepsi bana oy vermiş gibi kabul edip teşekkür ediyorum. Umutsuzluğu umuda çevirmek, yere bakan yüzleri havaya kaldırmak ve asılan suratları güldürmek... Buna inandık. Umut içindeyiz. Bu zor süreçte; bu salondan dışarı kırgınlık çıkarmayacağıma söz veriyorum. İstemeden kırdıklarım olduysa affola. Grubumuz Pazartesi sabahından itibaren Plan Bütçe Komisyonu'ndaki mücadelesine tek yumruk olarak devam edecek. Yerel seçim sürecine odaklanacağız. Buradan 1.5 milyon üyemize diyorum ki; yaşadığımız üzüntüyü telafi etmek, ikinci yüzyıla zaferle girmek için yarından itibaren seferberlik ilan ediyorum. 

Yarın sabah 09.30'da yarınki parti meclisi sürecini görüşmek üzere toplantı koyduk. Verdiğimiz sözleri hep beraber zaman kaybetmeden tutacağız. Sayın Başkanın da emeğinin çok olduğu Hatay... işi ziyareti Hatay'a yapacağım. hep gündemde tutacağım dedim. Söz veriyorum. İkinci ziyaretim Osmaniye'ye olacak. Söz verdim, geliyorum. Bugün burada zafer CHP'den bir adayın, ekibin değil. Bugünkü zaferin galibi bütün CHP'lilerdir. Yolumuz, yolunuz açık olsun."

Detaylar geliyor...

AdminAdmin