Cumhuriyet Üniversitesi Haberleri
Giriş Tarihi : 16-02-2018 22:11

“KİŞİ VE KURUM DÜZEYİNDE CİDDİ İMAJ KAYBI VAR!”

İnternet Gazeteciler Derneği (İGD) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuz Demirkaya sosyal medya üzerinden yine büyük merak uyandıran bir paylaşımında bulundu. Demirkaya ayrıca bize “Egemen dünden, bugüne emeği geçen tüm Cumhuriyet Üniversitesi personelinin sonra kamunun ortak malıdır” bunu hiçbir zaman unutmayın” dedi.

“KİŞİ VE KURUM DÜZEYİNDE CİDDİ İMAJ KAYBI VAR!”

İnternet Gazeteciler Derneği (İGD) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuz Demirkaya sosyal medyada unvanını ve adını açıklamadığı Sivas Cumhuriyet Üniversitesinde görevli bir Öğretim Üyesi olduğunu iddia ettiği bir kişi ile yaptığı whatsapp konuşmasını paylaştı.

İGD Başkanı Oğuz Demirkaya, sosyal medya üzerinden yaptığı fotoğraflı paylaşım kamuoyunda ve Cumhuriyet Üniversitesi çevresinde büyük yankı buldu. Acaba pısmış, korkmuş, sindirilmiş, bir köşeye çekilmiş, görmemezlikten gelen, umursamaz çok sayıda öğretim üyesinin cesaretlenerek, harekete mi geçti diye merak edilmiyor değil! Miskin, miskin ekmekleri elinden alınmış, kesilmiş, yaşadıklarına razı olmuş gibi bir kenarda oturan, kimlikleri ve dünya görüşleleri ile çelişik bir anlayışa giren birçok öğretim üyesinin, personelin neyi bekledikleri ise de derin farklı bir muamma. Emeksiz, bedel ödemeden, elini taşın altına koymaktan korkan "Armut piş ağzıma düş!" diye bekleyen zihniyettekilerin tek tek not edildiği ise dikkatlerden kaçmıyor.

Demirkaya’nın yaptığı paylaşım şu şekilde;

Bir Cumhuriyet Üniversitesi Öğretim Üyesi; Kişi ve kurum düzeyinde ciddi imaj kaybı var!... Bu tür haberler Beni ve hatta eşimi demoralize ediyor!..., “Kurum BİTİK!!!... Öğrencilerim "lise tipi" diyor!.., Utanıyorum!!!, BİREYSEL menfaatler için, KURUM harcanıyor!!!. diyor. O Öğretim Üyesinin şahsımla somut whatsapp konuşmaları...

Ulusal ve uluslararası tanınırlığı, aykırı ve seçkin, gizemli kişiliği ile kendinden söz ettiren, Oğuz Demirkaya gazetemizin bir çok sorusunu yanıtsız bırakırken her zaman olduğu gibi gizemini korudu. Demirkaya sadece gazetemizin bugünlerdeki başarısını ve yükseliş grafiğini ve ulusal temsil yetkisinin kadrolarımıza verildiğini duyduktan sonra Egemen kadrolarına şu ifadelerde, telkinler, uyarılarda bulundu;

“Sivas’ta Birlik ve Beraberliğin, Kardeşliğin İnşasında öncülük edenlerden İnternet Gazeteciler Derneği Kurucu Üyesi 2. Başkanı rahmetli Alirıza Salman Egemen’in isim babasıdır, kurucusudur. Egemen onun emanetidir size, bize. 

Sizin nezdinizde tüm emeği geçen isimli, isimsiz kadrolarınızı tebrik ederim bu gururu bana yaşattığınız için. Özellikle şunu bilin ve hiçbir zaman unutmayın, makamlar, mevkiler, para pul, altın, iktidar gücü bugün var yarın yok, birde şunu sakın unutmayın, bunların hepsiden önemli tek kıymetli bir şey vardır o da istihbarattır. Konuyu birkaç yaşanmışlıklar ile örneklendirmek gerekirse. 2011 yılında Sivas’ta bile değilken, Yozgat’ta Almanca öğretmeni olarak görev yaptığım yere gitmek üzere yolda iken telefonum çaldı, aralarındaki sürtüşme yüzünden yerel bir gazetede yer alan haberden o tarihte doçent olan Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Öcal Berkan'ı sorumlu tutan ve onun yaptırdığını iddia eden o zaman Cumhuriyet Üniversitesi Hastanesinin Başhekim Yardımcısı olan şimdiki Başhekim olan Prof.Dr. Ahmet Yılmaz ve beraberindeki doktorlar burada Öcal Berkan ile tartışmaya başladı. Bu tartışmadan birim sekreterlerinin ve çok sayıda hastane çalışanları bile duymazken, bilmezken ben öğrendim o tarihte bu istihbarat bana ilk olarak ulaştı, yaşanan olaydan ayrıntı bilgi sahibi oldum.  Şimdiki Başhekim olan Prof.Dr. Ahmet Yılmaz yanında o tarihte bugün ise dekan yardımcısı olan Prof. Dr. İbrahim Gül ve Öğretim Üyesi Hekim Karapınar’ı getirmişti. Tartışmanın büyümesi üzerine, Öcal hocanın odasındaki eşyalar havada uçuşmuş, eşyaları yere fırlatılmıştı.


Fotoğrafı tıkla ve hatırla...

O tarihte yaşanan çirkin olaydan ve arbededen sonrası odadan ayrılan doktorlardan şimdiki Başhekim Prof.Dr.Ahmet Yılmaz, iddiaya göre kapıyı Öcal Berkan'ın üzerinden kilitlemişti. Sonradan bizi ilgilendiren kısım en üst düzeyde yapılmıştır.  O kadar örneklendirebileceğim konu vardı ki kitap olur. Kanser hastaların eksi 18-20 derecedeki birimler arası açık havadaki sevklerinden tutun da sıfır hasta sedyeler ile uzmanlık yemeklerinin, bulaşıklarının servis edilmesinin ulusal basına malzeme olmasıdır.  Kamuoyu konuyu sonrasında ulusal basından öğrenmiştir. YÖK Denetleme Kurulu üyelerinin geliş saat ve tarihinin öğrenilmesi, onları hava alanında karşılanması v.s. Diyeceğim şudur ki, dün olamadığım gibi bugünde tek konuda hiç mütevazi olmadım hiç bir kudret ve girişim buna engel olamaz. Nedir o?


Fotoğrafı tıkla ve hatırla...

“Cumhuriyet Üniversitesi istihbaratı konusunda hiç bir güç size emanet edilen ele su dökemez” dile kolay 1987 tarihinden beri Cumhuriyet Üniversitesinin içerisindeyim. Görüntü, şahıs, fiili olarak içerde olmasak dahi her zaman ordayız, 100’lerce siz ordasınız olmaya da devam edeceksiniz.  Bilen çok iyi bilir ne demek istediğimi. Her şey somut ortadır.

Fotoğrafı tıkla ve hatırla...

Fotoğrafı tıkla ve hatırla...

Her zaman ufku geniş ve analiz yanınız güçlü, zeki ve öngörünüz güçlü olmalıdır. 2006 yılında siz o zaman belki reşit bile değildiniz, o malum kurum içinde sayıları iki elin parmaklarını geçmeyen bir avuç aydının girişimleri ile doğdu Egemen. Bugün bu sayı her birime dağılmış her unvana sahip büyükten küçüğe yaklaşık 500 kişi olduğunu duyuyorum bu sayının yaşatılan vahşet ve mağduriyetler, sürgünler nedeniyle pik yapmış durumda.  Her zaman mağdurun, garibanın, düşkünün yanında olun, birileri gibi birilerin arkasında değil her zaman yanında olun.

Hiçbir ayrım gözetmeden, ötekileştirmeden koruyun, kolayın onların sesi olun sakın kimseyi mağdur etmeyin. Görüyorum belgesiz, sorgulamadan, doğrulamadan iş yapmıyorsunuz güzel. Kişiler, isimler geçicidir Devletimiz kalıcıdır. Bugünün mağduru, yarının umududur,  Siz yarının kahramanısınız. Bu geçmişte yaşanmışlıklar ile sabittir. 

Unutmayın bir Cumhuriyet Üniversitesi Öğretim Üyesi ne demişti? Egemen bir basın yayın organı değil “Egemen Kimsesizlerin kimsesidir”. Son olarak şunu hepiniz bilin diye söylüyorum. Egemen kimsenin babasının malı değil, yani benim değil, hiçbir zamanda olmadı olması da mümkün değildir. “Egemen dünden, bugüne emeği geçen tüm Cumhuriyet Üniversitesi personelinin sonra kamunun ortak malıdır” bunu hiçbir zaman unutmayın” dedi.

AdminAdmin