İnşaat sektöründe demir yangını sürüyor. 2010 yılında Türkiye ekonomisi yüzde 8.9 büyürken inşaat sektörü yüzde 15.1 oranına ulaştı. 2010-Ocak ayında KDV ile birlikte tonu 760 TL olan demir fiyatları, 2010-Aralık ayında KDV ile birlikte 920 TL bedelle yılı tamamladı. Sektör bu durumu soğuk kanlılıkla sineye çektiğini bildirdi.
Türkiye Resmi Sektör İnşaat Müteahhitleri İşveren Sendikası yaptığı yazılı açıklamada, demir piyasasının 2011-Ocak ayında KDV ile birlikte bin 170 TL fiyatı ile bir sıçrama yaşadığını belirterek, “2011-Nisan ayına kadar sakin bir artış seyri izleyen demir piyasası 2011-Mayıs ayında KDV ile birlikte bin 280 TL fiyat ile önemli bir sıçrama yaparak inşaat piyasasında bir deprem etkisi yarattı. Bu artışın geçici bir durum olması umudumuz, 2011 yılım Temmuz ayına gelindiğinde fiyat seyrinin aynı rakamlarda olması sonucu suya düştü” denildi.
2010 enflasyon oranının yüzde 6 olduğu bir süreçte demir fiyatlarının Temmuz 2010-2011 aralığında yüzde 50 artmasına sessiz kalındığı sürece, her yıl bu yangını yaşanmayacağı belirtilen açıklamada, “Piyasa koşullarındaki bu dalgalanmalar “Demir Fiyatlarındaki Artışın Nedeni Ne Olursa Olsun” kronik bir hal alan yaz ateşi sektörümüzü olumsuz etkilemektedir” denildi.
İhalelere ait yaklaşık maliyetlerin yıl başı fiyatları baz alınarak hesaplandığı belirtilen açıklamada, “Teklif Birim Fiyat, Anahtar Teslimi yöntemi ile yapılan ihaleler ve diğer serbest piyasa sözleşmeleri, bütçe makro ekonomik politika verileri göz önüne alınarak gerçekleştirilmektedir. Meslektaşlarımız risk analizlerini makul koşullar ve bu doneler çerçevesinde oluşturmaktadırlar. Her yıl yaşanmaya başlanan bu olumsuz tabloyu ortadan kaldıracak önlemlerin alınması gerekmektedir. Bunun için; sözleşmelerinde yer almasa dahi demir fiyat farkı verilmesi için kamusal irade hareke geçmelidir. Bu gün demirde canlı yaşanan koşullar da göstermektedir ki, artık ‘inşaat sektörüne özel’ bir enflasyon katsayısı belirlenmelidir” ifadeleri kullanıldı.
BOĞAÇ YÜZGÜL / AJANS TÜRK HABERLER
