BU YAPILMADIĞI TAKDİRDE

26-04-2022 01:49

 

Onaltı Türk devleti kurduk diye övünürüz. Cumhurbaşkanlığı forsumuzdada bu durumu temsilleyen yıldızlar koydurmuşuz. Ama onaltı devlet kurmanın on altı devletide yıkılmış olduğu gerçeğini görmezden geliriz.

Onaltı Türk kökenli devletlere baktığımızda büyük ekseriyetinin yüzüncü yılını geçiremediği gerçeği ile karşılaşırız. Türk devletlerinde yüzüncü yıllar bir test yılı olmuş.Ya geçmiş büyüyerek uzun süre devam etmiş ya da yıkılmış gitmiş.

Türkiye cumhuriyeti de kuruluşunun yüzüncü yılına yaklaşılıyor, adeta içten ve dıştan teste tabi tutuluyoruz.Ya bu eşiği aşacağız.Ya da birini yıkıp yeni bir devleti daha kurmuş olacağız.acı bir tesbit olsa da gerçek bu.

Bu başbakanın küçümsediği İsmet inönü’nün iki sözünü hiç unutmam.Birisi; “Amerika ile dostluk ısırgan otu ile taharetlenmeye benzer.”Bir diğeri ise;eşkıya ile pazarlık olmaz.”

Başbakan’ın aslında okuma sevgisi olsa da birkaçgün kıyıya köşeye çekilip İnönü ve Atatürk’ü yeniden okuyabilse.Onları anlayabilse.Aslında bugün çözemediği birçok sorunun çözümü için ipuçlarının onlarının hitabetlerinde olduğunu görecektir.

Türkiye için asıl büyük tehlike İran ile dostluğun bozulup savaşır durumuna getirlmemizdir.Suriyede dolaylı olarak da savaşmaktayız aslında.Bu savaşı batı istiyor.İttende ölen kar kurttanda ölen kar deyip bizi birbirimize kırdırmak istiyorlar.İkimizi birbirimize törpülettirmek istiyorlar.

Tarihimize baktığımızda ya iran ile içiçe olmuşuz ya da düşman olmuşuz.Osmanlı savaşlarının çoğu iran ile olmuştur.İç isyanlarımızın büyük destekcisi iran kaynaklı etkilerden olmuştur.Batı dünyası bizi durdurmak için hep iran ile kavgalı halde tutmuştur.

Üçyüz yılı aşkın süredir değişmeyen sınırımız İran iledir.İran ile karşılıklı zayıf noktalarımız vardır.İran’ın ayağına basar isek iranda bizim nasırımıza basacak kadar akıllı politikaları bilmektedir.

PKK için teşaron diyoruz.Tespit doğru olabilir.Ama kimin teşaronu olduğunu bilmek önemlidir.on yılık dış politikamıza baktığımızda zikzaklı bir çizgi izlemiş olduğumuzu görmekteyiz.Bazen öyle dost olmuşuz ki sınırları açacak kadar bazende savaşacak kadar duruma gelmişiz.Bu kadar kısa sürelerle dost ve düşmanlık çizgisine ulaşılabiliyorsa ortada ruhsal açıdan bir sorun var demektir.Ya dostluk gösterilerinide sahte yapmışız ya da dengesiz başkalarının yönlendirdiği,biçimlendirdiği bir politikanın esiri olmuşuz demektir.

Dünyanın en gelişmiş ekonomisi olmuşuz,bilmem ne kadar kilometre yol yapmışız,hızlı tren yolu yapmışız,milli gelir beş kat zıplamış olmuş olsakda eğer ülkede bir huzur yoksa,güven kalmamışssa bu yapılanların hiçbir değeri olmadığı gerçeğini kavramalıyız.Ülkenin iç ve dış güvenliği tehlikeli bir yola girmişsse iktidar isterse inciler dizsin bunun hiçbir önemi ve değeri olmayacaktır.

Suriye ile olabilecekleri öncesinden söyleyenleri Baascı olarak küçümseyen ve aşağılayanların, şimdi kafalarını bacaklarının arasına alıp Suriye ile neye bulaştığını birkez daha gözden geçirmeleri gerçeğini hatırlatmak isterim.Suriyeyi Libya gibi sanıp balıklama dalanların milletin başına ne belalar

açtıkları gerçeğini görmeleri gerekir.Evet yanıbaşımızda ateş var.Söndürelim.Ama ateşin içine girerek ateş söndürülmez.kaldıki bu ateşi çıkaranlar sahne suriye olsa da orada aslında çin-rusya-iran üçlüsünün bir ittifakı olduğunu bilmeleri gerekirdi.Oradaki mezhep görüntülü savaşın aslında enerji bölgeleri kapma yarışı olduğunu kavramamız gerekirdi.

BaküTiflis Ceyhan hattının kurbanı çeçenler oldu.Rusya petrollerinin Adriyatik üzerinden aktarımında kurban Yugoslavya oldu parçalandı.Orta Asya petrollerinin hint denizine aktarımında kurban Afganistan oldu.Bölünen Sudan’ın petrollerinin Akdenize aktarım projesinde kurban libya oldu.Irak petrollerinin aktarımında kurban suriye gibi gözükse de bence kurban’ın Türkiye olduğu artık apaçık ortadadır.

Biirnci Dünya savaşına benzer koşulları yaşar hale gelmiş bulunmaktayız.Dışışlerinde Enver paşavarı hayalleri gerçeklerin önünde giden bir insan görev yapmakta.Giderek hızlı bir şekilde savaş batağına sürüklenmekteyiz.

Esad’ın zalimliğinden bahsedip mahallenin köroğlusu kesilmekle kimseyi inandıramayız.Eğer zalimler ile dost olunmuyorsa Amerika ile dostluğumuz da gözden geçirmemiz gerekir.Irak’ta bir milyondan fazla sivilin ölümüne sebep olan sonrada elini eteğini çekip giden Amerika ile hiç dost olmamamız gerekirdi.Ona gelince müttefik başkasına gelince kabadayılık yürütmek inandırıcı gelmemektedir.

Amerika dost ise Irakta olduğu zamanlarda bizim düşmanımız bildiği PKK’yı neden tasfiye etmemiş.PKK bir yandan İran’ın taşeronu ise bir yandan da Amerika’nın taşeroudur.Bu son olayları hızlandırıp bizi suriye üzerinden İran ile vuruşturma planları yapanda Amerikadır.

Türkiye’nin dostluğununda düşmanlığının ölçüsüz olduğunu söyleyebiliriz. Almanların güzel bir atasözü var.”Dostunla yakınlık olçün.Bir yumruk mesafesi olsun hep.Çünkü dostun düşmanın olduğunda sallyacağı yumruğu sana değmesin.”

Zararın neresinden dönerseniz kar ordadır deyip iktidarın hızlı bir şekilde yapması gereken bir şey var. Bunu yapması başarısızlık değildir.Bu kapristen kurtulup dışişleri bakanı Davutoğlu’nu, açılım zırvası mucidi Atalay’ı hemen görevden almalıdır.İkisininde başarısızlığı artık örtülemeyecek kadar kesin olarak ortaya çıkmıştır.

Bu yapılmadığı takdirde Amerikanın seçimleri ,AKP nin büyük kongresine kadar zaman geçsin diyor isek zaman çok geç olabilir.Ülkemiz bölünmenin eşiğinden,savaşın eşiğinden dönebilir ama AKP bölünmekten kurtulamaz.Çünkü orada da önce vatan diyecek birçok insanın olduğu gerçeğini unutmamalıyız.

 

 

DİĞER YAZILARI RAMAZANDA GÖRÜLEN UYGULAMALAR 01-01-1970 03:00 NEREDEN NEREYE GELDİK 01-01-1970 03:00 TÜRKİYE VE SİVAS’IN GELECEĞİ 01-01-1970 03:00 SUVAS’DAN SİVAS’A 01-01-1970 03:00 SİVAS SINIR İLİ Mİ OLUYOR? 01-01-1970 03:00 SİVAS’IN KIŞ FAKİRLİĞİ 01-01-1970 03:00 KÜÇÜK OLSUN BENİM OLSUN 01-01-1970 03:00 DİKKATLERİ BAŞKA YÖNE ÇEVİRMEK 01-01-1970 03:00 BAŞKANLIK SİSTEMİNİN AYAK SESLERİ 01-01-1970 03:00 SU PAYLAŞIM SAVAŞI 01-01-1970 03:00 ATATÜRK’E DOLAYLI YOLDAN SALDIRMAK 01-01-1970 03:00 SİVAS’IN YİTİK MEZARLARI 01-01-1970 03:00 ASIL GÖRÜLMESİ GEREKEN 01-01-1970 03:00 SIVAS’ IN ADI YOK 01-01-1970 03:00 BİR YILLIK ŞİKE YOLCULUĞU‏ 01-01-1970 03:00 BÖYLE OLACAĞI BELLİ İDİ 01-01-1970 03:00 BAKARKÖR MÜYÜZ YOKSA NANKÖR MÜ? 01-01-1970 03:00 UCUBE OLAN SADECE HEYKEL Mİ? 01-01-1970 03:00 ÖRTÜLEN NE? 01-01-1970 03:00 ÜNİVERSİTEYE BAK ÜNİVERSİTEYE ! 01-01-1970 03:00 REFERANDUMUN ARDINDAN 01-01-1970 03:00 YELLENEN İNSAN 01-01-1970 03:00