https://www.egemengazetesi.com/files/uploads/user/6abcbe7438.PNG
Mehmet Ercan İLTER

Cumhuriyet Üniversitesi’nde 28 ŞUBAT T.S. ve BİT YAVRULARI

26-04-2022 01:49

28 Şubat’ın bilmem kaçıncı yıldönümündeyiz…

Bu yazıyı belki birkaç gün evvel kaleme almam gerekirdi…

Aslında yazmayı da düşünmüyordum…

Lâkin bugün bir dost meclisinde sohbet ederken o dönemlerden bahisle benim de ismim zikredilmiş…

Arkadaşım da şahsım hakkında menfi kanaatler dile getirilince rahatsız olmuş ve hak bildiği doğrultuda şahsımı savunma kadirşinaslığını göstermiş…

Eyvallah…

Girizgâhı geçelim ve hemen konuya dalalım…

28 Şubat 1997 tarihinde öğrencilerin derslere türbanlı ve sakallı girmeleri yasaktı…

Kimi zaman öğrencileri kampüsten içeri sokmadılar…

Kimi zaman derslere almadılar kimi zaman derslerden attılar…

Vs. vs. vs. Bir zaman da alınan karar gereği öğrencilere müdahale edilmeyecek sadece yoklama alan hoca tarafından türbanlı öğrencinin isminin yanına ‘’T’’ sakallı öğrencinin isminin başına da ‘’S’’ yazılacaktı…

O zaman Mustafa Kamalak tarafından kurulan İktisat Fakültesi eğitim öğretime başlamıştı… İlahiyat Fakültesi de vardı…

Tarih Bölümü onlardan eskiydi…

Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü de hepsinden evvel kurulmuştu…

Bu saydığım bölümler gerek öğrencisi itibariyle gerek öğretim elemanı itibariyle muhafazakârlardan oluşmaktaydı…

Diğer bölümler Sosyoloji, Biyoloji, Fizik Tıp vs. âdeta materyalist, ateist yuvasıydı. Şimdi size bi sorum olacak yüce kaariler: Yukarda saydığım muhafazakâr bölümlerin hocaları başta olmak üzere yoklamada türbanlı öğrencilerin başına ‘’T’’ sakallı öğrencilerin isminin başına ‘’S’’ yazmayan kaç hoca vardı…

İki tanesini ben söyleyeyim: 1) Mehmet Ercan İlter 2) Osman Yıldız Ben üçüncü ismi duymadım görmedim bilmiyorum…

Varsa benim bilmediğim bi babayiğit çıksın ben de vardım desin…

O zaman İlahiyat Fakültesi hocaları çareyi kaçmakta bulmuş öğrenci derse girmeyince onlar da T ve S kodlamasından kurtulmuşlardı…

Derslerini işleyip de tavır koymaktan acizlerdi hepsi de…

Tahakkuk eden ders ücretlerini de çatır çatır aldılar… (varsa almadım diyen babayiğit o da çıksın ortaya) O zaman İlahiyat Fakültesi’nde işlenen ders sadece Türk Dili dersi idi ve öğrenciler Osman Beyin dersine de girmemiş sıralarını güllerle donatmışlardı…

Bunun manası şu idi: Hocam bu kadar bit yavrusu tabir ettiğimiz insanın içinde sizin gibi asil Kurdu itlere boğdurmayız…

Zaten Türk Dili Bölüm Başkanı Bilal Yücel; bölümün bütün hocalarını toplamış kızım sana söylüyorum gelinim sen anla kabilinden konuşuyordu: Bu kızların namusunu siz mi kurtaracaksınız…

Her derste başlarını açıyorlar bi sizin dersinizde kapatıyorlar…(halbuki hiçbir derse girmeyenler vardı devamsızlıktan atılanlar vardı başını açmadan derse girdiği için okuldan uzaklaştırılanlar vardı disiplin cezasıyla atılanlar vardı) Zaten bölümün adı şeriatçılara çıkmış bi de sizle mi uğraşacağız…

Vs. vs. vs. O günler farklı günlerdi…

Cuma namazlarında saflar pek sık değildi…

İnsanlar ya cumaya gitmezler ya da şehirdeki camilere kaçarlardı…

Camide cüzdanını düşürenlere(!) hiç rastlanmazdı…

Doktora tezini veren hocalar içkili geleneksel partilere eşleriyle katılırlar çılgınca eğlenirlerdi…

O zamanlar ne dediler bizler için nasıl itibarsızlaştıracaklardı bizleri Derslere girmiyorlar…

Derslerden erken çıkıyorlar vs. alçakça laflar…

Sormazlar mı adama dayak yediğin saatte senin derste olman gerekmiyor muydu? ‘’Dersten 45 dakika erken kaçmasaydın belki de o dayağı yemezdin’’ Demezler mi…

Not: Üniversitemizin 28 Şubat Senato kararında kimlerin imzası var ve o senatoda ne kararlar alındı?

Neler Söylendi?