Bozkırın unutulmaya yüz tutan nidasını Vahit TECEL yazdı!... HADDAVARA''

‘’ Çobanlığın ve davarcılığın düşmeyen son iki kalesi; çobanların piri emmim Tecir Hasan ve Şahı dayım Sebahattin CEYLAN’ a, kapısında bir tane dahi olsa davar beslemeye devam eden tüm isimsiz bozkır efsanelerine ithaf olunur.’’

3. Sayfa - 10-11-2012 14:05

Bozkırın unutulmaya yüz tutan nidasını Vahit TECEL yazdı!... HADDAVARA''

''Haddavara'' sihirli kelimesinin anlattıklarını, temsil ettiklerini, nasıl ortaya çıkıp, nelere kadir olduğunu anlatmadan önce bazı kavram kargaşalarını giderip, özelliklede kangal ve kangal köpeğindeki karmaşayı bertaraf ettikten sonra ''Haddavara''yı anlatmak ve anlamak daha kolay olacaktır...

Şunu Baştan belirtelim ki bozkırda ve bozkırın kalbi kangal ilçesi ve köylerinde kangal köpeği diye bir kavram, köpek cinsi hatta konuşma şekli yoktur.Bu bozkırın dışındaki insanların koyduğu aslı olmayan suni bir isimdir.Birazda Türk kahvesi tadında bir muhabbeti hatırlatıyor.Türkiye’nin herhangi bir yerinde herhangi bir kahvehanede kahve isterken,''lütfen bir tane Türk Kahvesi alabilirmiyim?'' sözü nasıl eğreti duruyorsa kangaldaki klasik yöre köpeklerine de ''KANGAL'' denmesi aynen öyle eğreti duruyor.Zaten bozkırın sakinlerinin dağarcığında böyle bir kelime de yoktur.Düşünsenize Adamın Kalkımda, Kızıleniş'te, Dabanözün'de. Gurük'de, Muşar'da, Alacahan'da gördüğü bir köpeği soruyor ''Bu Kangalmı?''. Yok Çemişgezek!

Bizim dilimizde, lisanımzda, bozkırın dilinde bu bahse konu itin adı''DAVAR İTİ''dir.Davar iti tabiri ite söyleniyorsa büyük iltifat,adama söyleniyorsa da büyük hakarettir bozkırda.Adı üstünde işte ''davar iti''.Yani davar varsa davar itide vardır. Hacıvatsız, Karagöz-Hacıvat ne kadar Karagöz-Hacıvatsa, Tiyatro sahnelerinde biletli gösteri yapan semazenler ne kadar mevlevi ise koyunsuz köpeklerde o kadar kangal o kadar davar itidir.Davar itiyle davar yani koyun bozkırda bir elmanın iki yarısıdır.Biri olmadan diğeri hep yarımdır. Davar itinin neslini korumak isteyen aklı evveller önce davarın yani koyunu neslini korusunlar. Koyunun neslini koruyunca onun sürüsü peşine gidecek it bulmak yetiştirmek daha kolay olacaktır.Acı gerçek şu ki davar yoksa,bozkırdaki köpekler ne kadar azametli ne kadar iri , koca kafalı uzun bacaklı olursa olsun artık hepsi birer zaar, birer mankurttur.
Uçsuz bucaksız amerikan topraklarında soykırıma uğrayan Kızılderililerle vahşi bufalo sürüleri arasındaki yaşam bağı ne ise Anadolu bozkırındaki Türkmenle koyun arasındaki yaşam bağı da odur.Kızılderilileri yok edenler önce bufalo sürülerini yok etti.Bizde kendi ellerimizle koyun sürülerini yok ediyoruz. Türkmen için koyun sadece et, süt, yün, sakatat değildir.Aynı zamanda kültürdür, hayata bağlanma aracıdır, Türküdür, destandır, şiirdir,aşktır, suufiliktir, melamiliktir. Hasret kokan mektup, aşk dokunan kilimdir.Kışlık un doldurulan yaymadır.Yani hayatın ta kendisidir. onun için koyunu yok edip Türkmenin kolunu kanadını kıranla, koyundan uzaklaşmayı medeniyet zanneden Türkmenler, bilinki neslinize kötülük ediyorsunuz. Lütfen silkelenin ve bu yanlıştan dönün
Bozkırla Türkmen, Türkmenle Türk,Türkle Koyun arasındaki ilişkiyi göremeyip, görüp de desteklemeyen, bozkırda koyunların, koyunla birlikte binlerce yıllık koca bir kültürün yok edilmesine bilerek veya bilmeyerek sebep olup, steplere yabancı menşeeli koca memeli inekleri dolduran, Ekonomik. kültürel,sosyal ve tarım politikalarınada yeri gelmişken buradan bir Haddavara çekelim.Buyrun hep beraber hepbir ağızdan söylüyoruz''HADDAVARA''

Bu kadar dolambaçlı laftan sonra şimdi gelelim asıl mevzuuya .Umumun tabiriyle kangal köpeği, bozkırın lisanıyla davar iti meselesine.Davar iti neden dünyanın en iyi çoban köpeğidir?Bunun Cevabı da işte tam burada shirli kelime ''HADDAVARA'' da gizlidir. Haddavara yani HAYDİ DAVARA demektir.
Anadolu bozkırındaki davar itlerinin dünyanın en iyi davar iti olmasının sebebi, tek başına itlerin taşıdığı genetik özellik,kendi cinslerine has asil davranış vesaire değildir. Bu asil itlerin muhteşem bir ortamda, doğal bir eğitim alanında yetişip aldıkları eğitimle cinslerine has özellikleri birleştirmesidir. Bu kendine has özellikle, muhteşem eğitimin alınabileceği tek ve doğal eğitim alanı da steplerinde davar sürüleri dolaşan Anadolu bozkırındaki köylerdir.Bu köylerde itlere öyle bir eğitim verilir ki ne köylü köpek eğittiğinin, nede köpekler eğitime tabi tutulduğunun farkındadır.Her ikisi de bozkırın doğal akışı içerisinde bir taraf eğitilirken diğer tarafın eğitmesidir.Bu eğitimin temel enstürmanıda koyundur davar sürüsüdür.zaten eğitimin amacıda davarın sahipsiz bırakılmayıp korunması üzerinedir. İtin beslenip kapıda tutulmasının başka ne sebebi olabilir ki?

  Bozkır’da bu köpeklerin bir de isimleri vardır. Öyle herkes her istediği ismi veremez itine. Yazısız kurallarla tespit edilmiş isimler vardır. Her bir ailenin itine verdiği bir isim vardır. Çaloğ falan ailenin, Zalım filan ailenin itinin adıdır. O ailenin 50 sene önceki itinin adı da Zalım’dır, Çaloğ’dur, Zaloğ’dur. Şimdi ki itinin adı da Zalım’dır, Çaloğ’dur, Zaloğ’dur. Şuanki iti geberdiğinde yeni tutacağı itinin adı da aynı olacaktır. İT adları da öyle çok fazla çeşitli değildir. Adlar erkek ite vurulur. Kancığın genelde adı yoktur. Tarif edilmesi icap ettiğinde falancaların kancık diye bahsedilirse bilinir ki dişi köpekten bahsediliyor. Kancığa verilen bir tek isim vardır. Oda kancık it üzerinde asaleti, azameti, cesareti ve doğurganlığı sembolize eden Gurcey ismidir. Bu isim erkek ite vurulmaz. Genellikle kullanılan isimler de şunlardır. “Zalım, Zaloğ, Karoğ, Saroğ, Çomar, Karabaş, Duman, Gurcey.” Karoğ,Saroğ,Karabaş itin fiziki özellğine göre vurulan isimdir. Bir de dünyada ki siyasi meseleler özellikle ucu Türkiye’ye dokunan meselelerde karşı tarafın liderinin adını koymak sık rastlanan bir ad vurma yöntemidir. 1974-1975’li yıllarda tutulan itlerin ekseriyet ismi “Karamannis ve Venizelos’tur.” 90’lı yıllarda da Saddam itler arasında oldukça popüler bir isimdir. Tabii itlerin bundan haberi yoktu.
Bozkırda "Haddavara" özgürlüktür haktır görevdir. Herkes söylemeli ve uygulamalıdır. Daha yeni emekleyen bebekte, yeni yürümeye başlayan çocukta, gelinlik çağdaki genç kızda, kafaısna silah dayansa dahi büyüklerinin yanında sesli nefes almaya icazeti olmayan yeni gelin dahi kayınpederinin yanında bile davar vakti davara gitmeyip köyde dolaşan, bir pea gölgesinde msikin miskin yatan ite eline bir taş alıp Haddavara diye avazı çıktıgı kadar bağırıp böğrüne taş vurmaya yetkilidir. Bir ayağı çukurda bastonlu dede dahi Allah canımı al diye ayaklarını sürüyerek yürürken davara gitmemiş bir iti gördüğünde bir haftalık enerjisini bir anda toplayarak bütün yükü ayaklarına verip bastonla itin boynuzunu kırar Haddavara diye haykırır. Davar itleri işte bu ortamda davar iti, kabgal köpeği olur. Kerameti itin mayasında arayanlar mayalarını sorgulasınlar.

Bozkır’da it boğuşturulmaz. İt boğuşturan da makbul, muteber insan değildir. Hele bir de boğuşan itleri ayırırken taraf tutup, kendi itine başkasının itini boğduruyorsa müptezelin önde gidenidir. Bozkır’da davara gitmeyen gelene geçene havlaması için tutulan itte tutan adam da yine makbul olmayanlardandır. Birbiriyle dargın olan iki aile bile birbirlerinin davara gitmeyen itine Haddavara diyerek kızma ve dövme salahiyetine sahiptir. Sadece davara gitmeyen değil, davar köye dönmeden sıcaktan bunalıp, kürüne yatmak için yarım saat önceden kaçıp gelen itte dayağı yer. Davar dağdayken köydeki ihtiyardan, gelinden, kızdan, çoluk çocuktan hatta sahibinin dargın olduğu komşusundan “Haddavara Haddavara” nidalarıyla dayak yiyen itin halini de inanın görmek gerekir. Suçunun farkında, mahcubiyetinden dolayı çenileyemez bir vaziyette sinmiş, pusmuş, utanmış bir daha yapmayacağım edalarıyla utangaç utangaç koşarak terk eder köyü ve doğru davarın arkasına koşar. Gözden kaybolana kadar da arkasından bağırırlar ;
“HADDAVARA ‘’
‘’HADDAVARA’’

‘’ Çobanlığın ve davarcılığın düşmeyen son iki kalesi; çobanların piri emmim Tecir Hasan ve Şahı dayım Sebahattin CEYLAN’ a, kapısında bir tane dahi olsa davar beslemeye devam eden tüm isimsiz bozkır efsanelerine ithaf olunur.’’

 

 

Advert Advert
Neler Söylendi?
DİĞER HABERLER
KONUK; 22 YIL BOYUNCA KONYA’NIN KÖYLERİNDE HAYATA GERİDE BAŞLAYANLARI ÖNDEKİLERE YETİŞTİRMEK İÇİN ÇALIŞTIM

KONUK; 22 YIL BOYUNCA KONYA’NIN KÖYLERİNDE HAYATA GERİDE BAŞLAYANLARI ÖNDEKİLERE YETİŞTİRMEK İÇİN ÇALIŞTIM

27-10-2021 - 3. Sayfa

Dursun: “Milletin vicdanına ses olmaktadırlar”

Dursun: “Milletin vicdanına ses olmaktadırlar”

20-10-2021 - 3. Sayfa