Sivas
Giriş Tarihi : 28-10-2014 16:53

VALİ BARUT’UN 29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI KUTLAMA MESAJI

Cumhuriyetin ilanının 91. Yılını tüm yurtta olduğu gibi Sivas’ımızda da huzur, güven, gurur, coşku ve sevinç içinde kutlamanın mutluluğunu yaşıyoruz.

VALİ BARUT’UN  29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI KUTLAMA MESAJI

        Bu anlamlı günü, Cumhuriyet Bayramınızı en içten duygularımla kutluyor iyi dileklerimi ve saygılarımı sunuyorum.

        “Cumhuriyet Bayramı ”Sivas için çok daha özel bir anlam ifade etmektedir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk Anadolu’nun en güvenilir ili olarak nitelediği Sivas’ı 108 gün boyunca Milli Mücadelenin yönetim merkezi haline getirmiştir. Sivas halkı da Milli Mücadeleye kucak açmış, bağımsızlık ve Cumhuriyet’e giden yola buradan çıkılmıştır. 4 Eylül Sivas Kongresi’nde alınan kararlar ile milli iradenin üzerinde hiçbir kuvvetin olamayacağı ifade edilmiştir. Şehrimizde yapılan kongre, cumhuriyetin ilanı ve kuruluşuna giden yolda belirleyici, önemli bir unsur olmuştur. Kuruluş şehrinde 91. Yılı kutlamak ayrı bir sevinç ve gurur kaynağıdır.

        Bu aziz milletin Cumhuriyet rejimine ulaşması bir asra yakındır, yaşatması kolay olmadı. Büyük fedakârlıklar yapıldı, acılar çekildi, sevinçli zamanlarımız oldu, kederli zamanlarımız oldu. Ama hep bir ve beraber olduk, hür ve insanca yaşama vesilesi oldu.

        Cumhuriyetimizin ilanı ve kurulmasında Ulu Önder Atatürk ve onun yakın çalışma arkadaşları, bu toprakları vatan yapan kahraman şehitlerimizi ve artık aramızda olamayan gazilerimizi sonsuz gönül borcu, şükranla, minnetle ve rahmetle anıyorum.

        Vatanımızı işgal ve milletimizin hürriyetini gasb planı hayali, bir defa daha müstemlekeci devletlerin kursaklarında kalıyordu. İstiklal ve hürriyet mücadelesi milli marşımızda şu mısralarla ifadesini buldu.

“Ben ezelden beridir hür yaşadım hür yaşarım,

Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım,

Kükremiş sel gibiyim bendimi çiğner aşarım,

Yırtarım dağları enginlere sığmam taşarım.”

        Anadolu’daki kongreler sonrası 23 Nisan 1920’de “Hâkimiyet bila kaydu şart milletindir” hükmünün tescili, 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet rejiminin ilanı ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti kuruluş aşamasını tamamladı.

        Cumhuriyetin ilanı, Devlet idaresinde olduğu kadar milli eğitimde, kültürde, edebiyatta, hukuk alanında, iktisat ve sanayide de ifadesini buldu. Yeni bir ruh ve ivme kazandı. Bugünlerin sağlam temeli o zaman oluşturuldu.

        Cumhuriyeti ilan edip kurmak kadar zor ve meşekgatli olan, idame ettirmektir. Bu konuda Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyeti gençlere emanet etti. Gençliğe hitabede:

        Ey Türk Gençliği;

        Birinci vazifen Türkiye Cumhuriyetini ve istiklalini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir” demektedir. Gençlere emanet edilen Cumhuriyet nesilden nesile aktarılarak 91. yılına ulaşılmıştır. Bu aziz millet gelinen aşamada 100. yılı hedef almış, Dünya durdukça yaşatılacağına dair inancını tazelemiştir. Özellikle genç kardeşlerim, temennimiz sizlerin vatanımıza, milletimize ve Ulu Önder Atatürk ve çalışma arkadaşlarına layık evlatlar olduğunuzu göstermenizdir. Bugüne kadar totaliter rejim özlemcilerinin tuzağına düşmemiş olmanız Cumhuriyetimizin gerçek teminatıdır.

        Türk Milleti, Cumhuriyet Devletini koruyup idame ettirmeye, Anayasa’da nitelikleri belirtilen cumhuriyeti yaşatmaya kararlıdır. Bu irade defalarca izhar edilmiştir.

        Cumhuri idare şekli bu aziz milletin hasletlerine ve çağın gereklerine uygun idare şekli olduğundan çok çabuk benimsenmiş ve hayata geçirilmiştir. Ancak bu günlere ulaşılması için büyük gayret, çalışma ve fedakârlık gerektirmiş. Zor günlerden geçilmiştir. Daha doğrusu veciz şekilde ifadesi Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün şu sözlerinde yer bulmaktadır. “Yükselen yeni nesil, istikbal sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk onu yükseltecek ve yaşatacak sizlersiniz” geriye dönüp baktığımızda Cumhuriyetimize yönelen tehlikeler zuhur ettiği, korumak ve kurtarmak adına özünün ortadan kaldırılmaya çalışıldığı şeklen var hale getirilmek istendiği bir gerçektir. Ancak Türk Milletinin azim ve Kararı ile Cumhuriyet rejimine sahip çıkmasını bilmiştir. Bu irade ve kararlılık gelecekte hep yaşatılacağının delilidir.

        Cumhuriyetimizin kuruluşuyla birlikte iktisatta, sanayide, sanatta, sporda, bilimde, eğitimde ve kültür hayatımızda, sağlık ve sosyal hayatta çok büyük başarılar elde edilmiştir. Şüphesiz olmamız gereken yerde ve Ulu Önder Atatürk’ün gösterdiği hedefte henüz değildir. Ama dünden çok çok ilerdedir. Büyük mesafe aldığımız gözle görülür gerçektir. Amaçlanan hedefe ulaşmanın en temel şartı birlik ve beraberliğimizi muhafaza ederek, çalışmamız, vatanın ve milletin bölünmezliği ilkesine sıkı sıkıya bağlı kalmamızdır.

        Cumhuriyet rejimi müesseleşmiş, Anayasamızda temel ilkeleri belirlenmiştir. Cumhuriyet rejimini “halkın kendi kendisini yönetmesidir” diye tanımlamak bugün için yeterli değildir.

        Cumhuriyet hukukun üstünlüğünün hakim olduğu ve hukukun evrensel normlara göre anlaşılıp, yorumlanıp uygulandığı idare demektir.

        Cumhuriyet halk açısından eşit ve adil idare demektir. Cumhuriyet toplumun ihtiyaçlarını dikkate alıp, ona göre politikalar geliştirip adil, eşitlikçi bir anlayışla meseleleri çözmek, insani ihtiyaçları karşılamak demektir.

        Cumhuriyet eğitimde, sağlıkta, sporda, bilim ve teknoloji başta olmak üzere her alanda Atatürk’ün gösterdiği hedef olarak muasır medeniyet seviyesine erişmek, hatta onları geride bırakmak demektir.

        Cumhuriyet dünya çapında araştırma, geliştirme ve buluş demektir.

        Cumhuriyet ekonomik kalkınma, zenginleşme, refah seviyesini artırma demektir.

        Cumhuriyet bağımsızlığı ve âli menfaatlerini koruyabilmek için tüm Dünya’da ve özellikle bölgesinde askeri ve siyasi güç olmak demektir.

        Cumhuriyet milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde toplumun huzurun sağlanması demektir.

        Cumhuriyet idaresi insan haklarına saygılıdır. Laiklik ilkesine bağlı sosyal hukuk devletidir. Laiklik din ve vicdan hürriyetinin korunduğu, tüm inanışlara saygılı ama yönetimde akıl ve tecrübe ile bilimin hakim olduğu anlayış demektir.

        Cumhuriyet demokrasi ilkelerine bağlılık, insan hak ve hürriyetlerine saygılı, çoğulculuk, farklılıklara hoşgörülü davranış ve farklılıklardan güç çıkaran rejim demektir.

        Cumhuriyetimiz tam bağımsız ve güçlü, demokratik kurallara ve evrensel insan halkalı ölçütlerine uygun olarak yaşatmak için hepimize çok büyük görev ve sorumluluk düşmektedir.

        Cumhuriyet rejimi ile kat ettiğimiz mesafe küçümsenecek gibi değildir. Ülkede eğitim düzeyinin yükseltilmesi ve kalitesinin artırılması mümkün olmuştur. Cumhuriyet bize millet olma, dünya milletlerinin şerefli bir üyesi olma bilincini de kazandırmıştır. Sınırların içerisinde ise, insan hak ve hürriyetlerini en gelişmiş medeniyetler seviyesine çıkarmaya kararlı ve hukukun üstünlüğünü esas alan bir anlayış içerisindedir.

        Cumhuriyeti ayakta tutan yegane kuvvet, bu milletin kendisidir. Her türlü yetkinin kaynağı millet iradesidir.

        Cumhuriyetimizi, tam bağımsız ve güçlü, demokratik kurallara ve evrensel insan hakları ölçütlerine uygun olarak yaşatmak için hepimize büyük görev ve sorumluluklar düşmektedir.

        Cumhuriyetimizin ilanının 91. yıldönümünü milletçe büyük bir coşku içinde kutladığımız bu anlamlı günde hepinize saygılarımı ve en iyi dileklerimi sunuyor,

        Bu duygu ve düşüncelerle, Cumhuriyet Bayramınızı kutluyorum.

AdminAdmin