Leyka Cenah, "Bağışı sevmiyorum, bence bağışlar aslında yardımcı olmaya çalıştığı insanlara zarar veriyor," diyor.
Leyla Cenah, Internet teknolojisinden yararlanarak tüm dünyada yüzlerce yoksula iş yaratan Samasource adlı sivil toplum örgütünün kurucusu. Cenah, "İnsanlar kendi paralarını kazanmak ve bunu nasıl harcayacaklarına kendileri karar vermek istiyor. Yoksullara yardım sağlayan kuruluşlar, ne yazık ki, verdikleri bağışları nasıl kullanmaları gerektiği konusunda yoksulları kısıtlıyor. Bence bu çok yanlış," diyor.
VOA Photo M. Noormohammadi
Leyla Cenah
Harvard Üniversitesi mezunu olan Leyla, son 10 yıl boyunca yoksul ülkelere yardım veren kuruluşlarda çalışmış, bu ülkeleri sık sık ziyaret etmiş. Ancak Leyla 17 yaşında, ilk kez Gana’ya gittiğinde ihmal edilen beyin gücünün önemini kavramış. Gana’da tanıştığı zeki çocuklar ona yeni bir bakış açısı kazandırmış: Bu seyahat ekonomik kalkınma ve yoksulluğu önleme programlarıyla ilgili anlayışımı tamamen değiştirdi.
Leyla, Hindistan’daki bir çağrı merkezini gördükten sonra Samasource fikri doğmuş. Leyla, Hindistan’daki yoksullar Internet sayesinde iş bulabiliyorsa, tüm dünya yoksullarının aynı fırsatı kullanabileceğini düşünmüş.
Böylece de Samasource’un ilk tohumları atılmış. San Francisco merkezli Samasource, çok uluslu teknoloji firmalarından büyük ihaleler alıp, daha sonra bunları “mikro” ölçekli projeler olarak bilgisayar ve Internet bağlantısı olan yoksullara dağıtıyor.
Mikro projeler, içerik oluşturmak, resim altı bilgi yazıları, bilgi doğrulamak gibi ilerden oluşuyor.
Samasource şu ana kadar Afrika, Güney Asya ve Haiti’de 16 iş merkezi ile çalışıyor. Samasource, 2008’den bu yana, çoğu kadın olan 1500 kişiye 1 milyon dolar kazandırmış.
Leyla, kadınların çoğunlukla ekonomik özgürlükleri olmadığı için şiddete maruz kaldıklarını söylüyor. Ama bu kadınlara ekonomik fırsatlar sunulduğunda çok şeyin değişebileceğini anlatıyor: "Kadınlar zekaları sayesinde daha da beğeni kazanıyor."
Kimileri bu tür işleri yoksul ülkelere ihale etmenin Amerikan ekonomisine zarar verdiğini düşünüyor. Leyla, Amerika’daki yoksullara da bu işlerle para kazandırmayı umuyor. Ancak yoksulluğa karşı daha küresel yaklaşımlar sergilenmesi gerektiğini belirtiyor: "İnsan nerede olursa olsun, insan… İster Bangladeş’te yaşasın, ister Mississippi’de… Her biri eşit şansa sahip olmalı."
Gelecekte, Leyla işlerini daha da büyüterek daha fazla insana kendilerini yoksulluktan kurtarma şansı yaratmayı umuyor.
