Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 10 Aralık 1948 tarihinde İnsan Hakları Evrensel Beyannamesini kabul etmesi ile 10 Aralık tarihi, bütün dünya ülkelerinde “İnsan Hakları Günü” olarak kutlanmaya başlamıştır.
Bizim tarihimizde, kültürümüzde ise aslında her gün, insana bahşedilmiş bir gündür ve bu itibarla her gün, İnsan Hakları Günü’dür.
Çünkü bizler, insanı eşrefi mahlukât olarak gören bir inancın mensuplarıyız. Şeyh Galib’in “Hoşça bak zâtına kim zübde-i âlemsin sen. Merdüm-i dîde-i ekvân olan âdemsin sen” dediği şekli ile insan, bizim değerlerimizde âlemin özü ve varlıkların gözbebeğidir. İnsanı incitmek, kırmak bizce nazargâh-ı ilâhiye dokunmaktır. Bu gerçeği Yunus Emre’nin “Gönül Çalab'ın tahtı, gönüle Çalap bahdı. İki cihân bedbahtı, kim gönül yıkar ise.” dizelerinde de görmek mümkündür.
Irak’tan Filistin’e, Arakan’dan Suriye’ye kadar dünyanın farklı coğrafyalarında insan haklarının gasp edildiği, Ege’de göçmenlerin ölüme terkedildiği, Aylan bebeklerin narin bedenlerinin kıyıya vurduğu, kendini medeniyetin beşiği olarak göstermeye çalışan Batı’da insanların renklerine göre ayrıştırıldığı, ırkçılığın ayyuka çıktığı bir dünyada temennimiz, en azından bu gün vesilesi ile insanın zübde-i âlem olduğunun bir nebze olsun fark edilmesi ve insan hakları ihlallerinin tez vakitte önüne geçilmesidir.
Bu duygu ve düşüncelerle, değerli halkımızın “10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü”nü kutluyor; Sivas Valiliği olarak CİMER, Açık Kapı, Bilgi Edinme Hakkı, Dilekçe Hakkı gibi uygulamalar ile her daim vatandaşlarımızın hizmetinde olduğumuzu bir kere daha ifade etmek istiyorum.
