Gündem
Giriş Tarihi : 06-11-2019 15:24

Çavuşoğlu hakkında uluslararası suç iddiası

Trump’ın eski seçim kampanyası yöneticisi Manafort’un Ukrayna adına yürüttüğü lobi faaliyetinde Türkiye bağlantısı olduğu iddia edildi. Sızdırılan e-maillere göre Çavuşoğlu, yürüttüğü lobicilik faaliyetleri karşılığında 230 bin euro aldığı öne sürüldü.

Çavuşoğlu hakkında uluslararası suç iddiası

Geçtiğimiz gün, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlı yaptığı bir konuşmada isim vermeden "Türkiye'den bir bakanın uluslararası alanda yasa dışı ve ahlak dışı uygulamalara katıldığı yönünde haberler aldık" ifadelerini kullanmıştı. Organize Suç ve Yolsuzlukların Haberleştirilmesi Projesi, sızdırılan e-mail yazışmalarına göre yaptıkları haberde, bu ismin dönemin Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Başkanı ve güncel Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu olduğunu iddia etti.

Sızdırılan e-mail yazışmalarına göre, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’nde (AKPM) Başkanı olarak görev yaptığı dönemde Ukrayna hükümeti adına para karşılığında yasadışı lobi faaliyetinde bulunduğu öne sürüldü.

Avrupalı liderlere lobicilik kapsamında para ödemesi

İddiayı dünya çapında araştırmacı gazetecilerden oluşan Organize Suç ve Yolsuzlukların Haberleştirilmesi Projesi (OCCRP) adlı uluslararası girişim haberleştirdi. Sızdırılan e-mail yazışmalarına dayandırılan haberin odağında, Ukrayna’nın Rusya yanlısı eski Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç lehine lobi faaliyetinde bulunan ABD Başkanı Donald Trump’ın eski kampanya yöneticisi Paul Manafort’un bu lobicilik kapsamında Avrupalı liderlere para ödediği iddiası yer alıyor.

 

Para kaynağı Ukraynalı milletvekili Serhiy Lovoçkin

Habere göre Paul Manafort, Ukrayna’da muhalefet lideri Yulia Timoşenko’nun hapsedilmesinin ülkenin Avrupa Birliği ile ortaklık anlaşması imzalamasına engel olmaması gerektiği konusunda diplomatları ve siyasetçileri ikna etmek için lobi yaptı. Bu lobi faaliyetinin arkasındaki para kaynağı ise bugün Ukrayna parlamentosundaki en büyük muhalefet partisine mensup bir milletvekili olan Serhiy Lovoçkin.

2010-2013 yılları arasında dönemin Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç’in genel sekreteri olan ve daha sonra Ukrayna’daki devrim sırasında Rusya’ya kaçan Lovoçkin, 2016 yılında ABD Başkanı Trump’ın başkanlık seçimi kampanyasını yönetecek olan Paul Manafort ile birlikte o dönem Yanukoviç’in seçim kampanyasını yürütmüştü.

2011 yılı Ekim ayında Ukrayna muhalefet lideri Yulia Timoşenko başbakan olduğu dönemde Rusya ile yapılan doğalgaz müzakerelerinde Ukrayna’nın ulusal çıkarlarına zarar verdiği gerekçesiyle suçlu bulunmuş, Avrupalı liderler davanın siyasi olduğunu savunarak kararı kınamıştı. Timoşenko’nun hapis cezasına mahkum edilmesi Ukrayna ve AB arasında Yanukoviç yönetiminin 2013 yılında imzalamayı umduğu serbest ticaret ve ortaklık anlaşmasını tehlikeye atmıştı.

Türk siyasetçi ve Avrupalı eski liderlerden oluşan üçlü grup

Araştırmacı gazetecilerden oluşan OCCRP’nin eline ulaşan ve Manafort, Lovoçkin ve diğer isimler arasında on yıllık bir dönemi kapsayan binlerce e-mail yazışmasına göre, Manafort’un stratejisinin bir parçası Timoşenko’nun hapse atılmasına rağmen AB ile ortaklık anlaşmasının imzalanması gerektiği görüşünü teşvik etmek üzere Türk bir siyasetçi ve eski Avrupalı liderden oluşan üçlü bir grupla çalışmaktı.

Manafort hapiste

Mueller soruşturmasının bir uzantısı olarak açılan dava kapsamında yargılanan Paul Manafort şu anda vergi dolandırıcılığı suçundan ve Ukrayna adına lobi faaliyetinde bulunduğunu ilgili makamlara bildirmediği gerekçesiyle hapiste. Trump’ın seçim kampanyası ekibinin Rusya bağlantılarını ve Rusya’nın ABD’de 2016 başkanlık seçimine müdahale ettiği iddialarını soruşturan özel yetkili savcı Robert Mueller’ın hazırladığı iddianameye göre Manafort “Hapsburg Grubu” adlı bir grupla çalışmış ve lobicilerden oluşan bu gruba iki milyon euro’dan fazla para ödemişti. Söz konusu iddianamede Ukraynalı siyasetçi Lovoçkin’in adı geçmiyordu. Ancak sızdırılan email yazışmaları, bu lobicilere ödenen paranın kaynağının Ukraynalı milletvekili Lovoçkin olduğunu ortaya çıkardı.

Üçlü grubun arasında dönemin AKPM Başkanı Mevlüt Çavuşoğlu da var

Habere göre, bu lobiciler arasında şu anda Türkiye’nin Dışişleri Bakanı olan ve o dönem Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) başkanı olan Mevlüt Çavuşoğlu da vardı. Manafort ile çalışan “Hapsburg Grubu”nun üyeleri de eski Polonya Cumhurbaşkanı Aleksander Kwasniewski, eski Avusturya Başbakanı Alfred Gusenbauer ve eski İtalya Başbakanı Romano Prodi’ydi.

Çavuşoğlu'nun 230 bin euro aldığı iddiası

E-mail yazışmalarına göre, Hapsburg Grubu’nun üç üyesi ve Mevlüt Çavuşoğlu Lovoçkin’inden para alıyordu. 2013 ortalarına gelindiğinde ödemelerde gecikmeler yaşanıyordu. Hapsburg Grubu’na 2013 yılının ikinci yarısı için 700 bin Euro borçlanılmıştı. Lovoçkin’e gönderilen bir e-mailde de Çavuşoğlu’na 230 bin euro’luk bir ödemenin yapılması gerektiği belirtiliyordu.

occrpbelge.jpg

Ukrayna-AB ortak anlaşmasını destekliyordu

Haberde Mevlüt Çavuşoğlu’nun Ukrayna’da 2012 yılındaki seçimleri gözlemleyen AKPM heyeti üyesiyken aynı zamanda gizli bir şekilde lobi faaliyetinde bulunduğu belirtildi. Çavuşoğlu kamuoyu önünde Ukrayna ve AB arasında ortaklık anlaşması imzalanmasını destekliyor, siyasetçileri de Ukrayna hükümetini Timoşenko davası sebebiyle eleştirilmemeleri yönünde teşvik ediyordu.

Gözlem heyetlerinin aksine Ukrayna seçimleriyle ilgili olumlu görüş beyan ediyordu

Habere göre Çavuşoğlu Ukrayna seçimleriyle ilgili olarak, seçimlerde ciddi düzeyde usulsüzlük tespit eden uluslararası seçim gözlem heyetlerinin aksine, medyaya olumlu görüş beyan ediyordu. Örneğin Avrupa Parlamentosu 13 Aralık 2012 yılında AGİT, AKPM, NATO Parlamenterler Meclisi ve Avrupa Parlamentosu gözlemcilerine göre, seçim kampanyası, seçim süreci ve seçim sonrası sürecin uluslararası standartları karşılamadığından üzüntü duyduklarını ifade eden bir karar tasarısı kabul etmişti.

Gözlem heyeti başkanıyla görüş ayrılığı

AKPM’nin Ukrayna’daki seçimleri gözlemleyen heyetine başkanlık eden Andreas Gross da seçim sürecini eleştiriyor ve Timoşenko’nun yolsuzluk yaptığına ilişkin yeterli delil olmaksızın siyasi sebeplerle cezaevine konulduğunu dile getiriyordu. Habere göre Çavuşoğlu, bu yorumları kınadı, Ukrayna Interfax’a yaptığı açıklamada Gross’un adil ve nesnel olmadığını savundu.

Gross: Mevlüt'ün çıkar çatışması olduğu aşikar

OCCRP’ye konuşan Andreas Gross, Çavuşoğlu’nun seçimlerle ilgili sıklıkla tartışmalı değerlendirmelerde bulunduğunu ancak Çavuşoğlu’nun Ukrayna Cumhurbaşkanı’nın lobicileriyle ilişkisinin bulunduğunu bilmediğini söyledi. Gross yaptığı değerlendirmede, “Doğrudan ya da dolaylı olarak hükümet veya danışmanları tarafından size para ödeniyorsa, aynı ülkede asla seçim gözlem misyonuna katılamazsınız. Mevlüt’ün çıkar çatışması olduğu aşikar” ifadelerin kullandı.

Etik değil ancak yasaları da çiğnemiyor

Haberde Çavuşoğlu ve Kwasniewski’nin bu faaliyetleri etik olmasa da iki siyasetçinin AKPM ve Avrupa Parlamentosu’ndaki görevlerini yerine getirirken aynı zamanda lobicilik faaliyetinde bulunarak yasaları çiğnemedikleri belirtildi. Habere göre ne Çavuşoğlu ne de eski İtalya Başbakanı Romano Prodi iddialarla ilgili yorumda bulundu.

Ukrayna'da hükûmetin devrilmesi

Lovoçkin ve Manafort’un yürüttüğü lobi faaliyetleri sonucunda Yanukoviç önemli bir siyasi kazanımı hanesine yazdırdı. AB muhalefet lideri Timoşenko tutuklu olmasına rağmen Ukrayna’ya ortaklık anlaşması teklif etti ancak Yanukoviç anlaşmayı imzalamayı reddetti. Rusya’dan AB ile ortaklık anlaşmasının durdurulması yönünde baskı ve ikili ticaretin bozulacağına ilişkin tehditler gelmişti. Yanukoviç’in AB’ye karşı Rusya’yı tercih etmesinin ardından kitlesel protesto gösterileri patlak vermiş, Yanukoviç hükümeti devrilmişti. Yolsuzluk ve hak ihlalleriyle suçlanan Yanukoviç 2014 yılında Rusya’ya kaçtı, parlamento da Timoşenko’yu serbest bıraktı. Ukrayna da AB ile ortaklık anlaşmasını 27 Haziran 2014 yılında imzaladı.

Çeviri: Amerika'nın Sesi

AdminAdmin