Politika
Giriş Tarihi : 09-07-2019 15:03

Kılıçdaroğlu, ODTÜ rektörüne seslendi

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Gündeme dair açıklamalarda bulundan Kılıçdaroğlu, ODTÜ'deki kıyım ile ilgili rektöre seslendi. Kılıçdaroğlu, "Buradan rektöre sesleniyorum. Öğrencileriniz, benden ve sizden daha iyi dünyayı sorgulayan çocuklarımızdır. Biz kavgadan, kinden, öfkeden yana değiliz. Belki ileride mucit olacaklar, aydınlık Türkiye'nin kurulmasında ve yaşatılmasında önemli rol alacaklar. Niye küstürüyoruz? Üniversitelerde şiddet değil tartışma olur" dedi.

Kılıçdaroğlu, ODTÜ rektörüne seslendi

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. ODTÜ'deki kıyım ile ilgili rektöre seslenen Kılıçdaroğlu, "Buradan rektöre sesleniyorum. Öğrencileriniz, benden ve sizden daha iyi dünyayı sorgulayan çocuklarımızdır" dedi. Gazetecilerin fişlendiği SETA raporuna da değinen Kılıçdaroğlu, "SETA denen bir kuruluş var. Bir rapor yayınladı. Bu rapor medya tarihimizin yüz karası raporlarından biridir. Siz gazeteciyi fişlerseniz, doğru haberi kimden alacağız? İktidara diz çöken kişilerden mi alacağız?" ifadelerini kullandı. 

Kılıçdaroğlu'nun konuşmalarından satır başları:

"Türkiye'de değişimin adresi CHP'dir. 

Hiçkimsenin inancı, kimliği, yaşam tarzı dolayısıyla ötekileştirilmesini istemedik.

82 milyon birarada kendi sorunlarımızı rahat bir ortamda konuşalım tartışalım ve çözelim.

Çiftçinin sorunu var, emeklinin, esnafın, sanayicinin derdi var. Hayatın her alanında dert var. Bunları çözme kapasitesine sahibiz. Yeterki siyaseti zenginleştirme amacıyla kullanmayın. Siyaset halka hizmetse onu biz yapacağız. AKP'li ve ülkücü kardeşlerime de sesleniri. Zaman zaman liderleri bizi eleştirirler, önemli değil. Hatam varsa düzeltirim, yanlışım varsa özür dilerim. Ben de bir insanım. Ama şunu bilmeliler, bu ülkenin sorunu neredeyse ben oradayım. Biz düşman değiliz, farklı görüşlerimiz, kimliklerimiz olabilir ama bayrağımız bir, vatanımızı seviyoruz. Saraya değil, birilerinin cebine değil vatandaşa hizmet etmek istiyoruz. 

Sanatsız bir toplumsal olamaz, ister kırsal da olun ister fakülte de olun, sanatı her yerde görürsünüz. Uygarlığın kanıtı, temeli kültürel birikimdir. Kültürel birikimi arttırırsanız, taş üstüne taş koyarsanız çok önemli yol alındığını görürsünüz.  Küçük İskender hayatını kaybetti. O şiirleriyle Türkiye'de yaşayacak, Dünya'da yaşayacak, bizlerin gönüllerinde yaşayacak."

Değerli arkadaşlarım, acılardan söz ettik ama. Bu toplumun gerçekten de mayasında acılar var. Acılar hemen hemen coğrafyamızın her kesiminde görülebilir. Biz bu acılardan ders çıkarmak, bir daha yaşanmasın diye çaba harcayanlardanız. Dün 8 Temmuz'du. Tren faciasını yaşadık. 8 çocuk 25 vayandaş hayatını kaybetti. Anneler için çocuklar ne kadar değerlidir herkes bilir. Çocuk doğduktan sonra bütün sevgimiz onun üzerine yoğunlaşır. Aileler ne istiyorlar? Sadece adalet istiyorlar.  Zaten bu aileler acılı ne yapıyorsunuz siz? Arzu ettikleri sadece adaletin sağlanması. Biber gazıyla insanları adalet arayışından vazgeçiremezsiniz. 

AKP'li ve MHP'li üyelere sesleniyorum. Çorlu Tren faciasının araştırılmasını istedik. Bir daha benzeri olaylar olmasın diye parlamentoda  oturup konuşalım dedik. AKP'li ve MHP'lilerin oylarıyla bu önerge reddedildi. Gerçekten yazıklar olsun.

Gerçekler ortaya çıksın bu aileler perişan halde. Ankara'da Sakarya'da benzer kazalar oldu. Aynı kurumda oldu bunlar. Peki bu kurumda neler oluyor. Bir milletvekili merak etmiyor mu bunu? Benzer olaylar olmasın diye önerge verdik. Ama kabul edilmedi. Bizim için bir önemi yok ama Türkiye için var. Vekillerimiz bu olayların takipçisi olacak.

5 ay 29 gün çalışıyor bu mevsimlik işçiler. Bakanlık isterse 4 ay daha fazla çalışabiliyor. Orman yangınları olduğunda acilen bunlar yardım edecekler. Dolayısıyla bu bağlamda ihtiyaç var. Süre doldu, orman müdürlüğü bir yazı yazıyor. Diyorki bu süreyi 4 ay daha uzatalım, işçiler en azından ormanlarda çalışsın, yangın çıkmasın diye. Bakanlık izin vermiyor. 4 bin kişi çalışacak sadece diyor. İyi de 2750 kişinin günahı ne? Vallahi siz bu parayı bulamıyorsanız bana söyleyin ben ödeyecem bu parayı!

AKP'li kardeşlerim şu gerçeği biliyorlar mı? Bütün İslam dünyasındaki üniversite sayısı, Amerika'daki üniversitesi sayısından daha azdır. Üniversite kurmak bir toplumu aydınlık geleceğe taşımak demektir. Daha nitelikli sorular sormasını sağlamak demektir insanların. ODTÜ'de gözbebeği üniversitelerimizden biridir. Bu çocuklar yurt istiyorlar 500-600 kişilik, ihtiyaç bu kadar. Ama diyorlarki 1500 kişilik yurt yapacaz. Öğrenciler kabul etmiyor, doğru değil diyorlar. Gençler ağaçların kesilmesini istemiyor. Yine biber gazı, yine cop. Bunlar bizim çocuklarımız. Bunlar bizim evlatlarımız. Başka bir ülkenin çocukları da değil. Neden şiddet neden baskı? 

Buradan rektöre sesleniyorum. Öğrencileriniz, benden ve sizden daha iyi dünyayı sorgulayan çocuklarımızdır.

Biz kavgadan, kinden, öfkeden yana değiliz. Belki ileride mucit olacaklar, aydınlık Türkiye'nin kurulmasında ve yaşatılmasında önemli rol alacaklar. Niye küstürüyoruz? Üniversitelerde şiddet değil tartışma olur. Farklı görüşlerdeki öğrenciler gelirler uygarca tartışırlar. Gençlerin taleplerini dikkate almak gerekiyor. Gördüğümüz tabloda bir yanlışlık var. ODTÜ bir kurumdur. Alanı, yeri bellidir. Başarısı vardır. Bu başarıyı gölgelememek gerekir. 

Medyanın objektif olması, doğru haber yapması hepimizin ortak talebidir. Doğru haberi yakalamak sağlıklı yorum yapmamıza sebep olur. STK'lar, Dernekler, Sendikalar vardır. Bunlar biraraya gelir ve medyanın bağımsız olmasını isterler. 

 

 

SETA denen bir kuruluş var. Bir rapor yayınladı. Bu rapor medya tarihimizin yüzkarası raporlarından biridir. Siz gazeteciyi fişlerseniz, doğru haberi kimden alacağız? İktidardan diz çöken kişilerden mi alacağız?

AdminAdmin