Görüleceği üzere, Milli Eğitim Bakanlığının, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına 15.10.2018 tarihli “Acele ve Günlüdür” yazısı 22 Ekim 2018 tarihine kadar cevaplandırılmasını istenmiştir.
Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının, Sivas Cumhuriyet Üniversitesine gönderdiği yazıda ise 02.11.2018 tarihine kadar cevaplandırılması istenmiştir.
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Rektörlüğü ise 02.11.2018 tarihine kadar cevaplandırılması istenen yazının 06.11.2018 tarihinde vekil Genel Sekreter Doç.Dr. Hakan Yekbaş imzası ile dağıtım yerlerine sevk edildiği ve 07.11.2018 tarihi mesai bitimine kadar Rektörlük Makamına gönderilmesini istediği resmi evraklar incelendiğinde görülmüştür.
İŞTE CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ BÖYLE YÖNETİLİYOR!
Anlaşılıyor o ki, mahkeme kararlarını dahi uygulamayarak akademik ve idari personeline türlü mağduriyetleri yaşatan, bunları alışkanlık haline getirdiği öne sürülen Sivas Cumhuriyet Üniversitesi yönetimi bağlı bulunduğu Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının resmi emirlerini dahi umursamıyor, sürüncemede bırakıyor, geciktiriyor.
Rektör adına daha önceki dönemlerde temayül olarak Fakülte ve Yüksekokullara Genel Sekreter vekilinin yazısı, hatta “rica ederim” ifadesini kullanarak yazı gönderilmesi garip karşılanırken, Rektör Prof. Dr. Alim Yıldız yönetiminde ise buna sık sık şahit olunmaktadır. Koca koca Dekan Profesörlere bir Genel Sekreter Vekilinin “Rica ederim” diyerek yazı yazması, akıllara asıl Rektör kim? Sorusunu akıllara getiriyor. Bu yetki dağılımı yasal mıdır?
